Avrasya Amatör ve Spor Olta Balıkçılığı Federasyonu Başkanı İlhan Bal, yaptığı açıklamada, Türkiye’nin iç sularında yasak olmasına rağmen elektro şokla yapılan avcılık faaliyetlerinin günümüzde giderek yaygınlaştığına dikkat çekti. Türkiye’nin en önemli tatlı su üretim merkezlerinden birisi olan Beyşehir Gölü’nde de son dönemde elektroşokla avcılığın yaygınlaştığı ve buna bağlı olarak gölde yetişen balık türlerinin neslinin azaldığına yönelik şikayetlerin arttığını vurgulayan Bal, “Sportif amaçlı olta avcılığının da yaygın olarak yapıldığı Beyşehir Gölü’nde geçtiğimiz yıllarda 2 avcının da ölümüne neden olan elektroşokla yapılan avcılığın kıyılarda giderek yaygınlaştığına tanıklık ediyoruz. Bu konuda aldığımız duyum ve ihbarlar, kolluk kuvvetlerinin ve görevlilerin denetim ve kontrol faaliyetleri sonunda ortaya çıkan gerçekler de yaşanan bu düşündüren olumsuz manzarayı gözler önüne seriyor. İlgili kurumlarımız, bölgede başta elektroşokla avcılık olmak üzere, yasak zamanda avlanmanın önüne geçilmesi, boy limitlerinin altında avlanılmaması ve kaçak avcılık konusunda kolluk kuvvetlerinin de desteğiyle amansız bir mücadele yürütüyor. Hatta bu konuda alımı yapılan dronlar da bu çalışmalara destek veriyor. Ancak, Beyşehir Gölü’nün iki il sınırında çok büyük bir alanı kapladığı göz önünde bulundurulduğunda, acaba bu işi yapanların yüzde kaçı yakalanıp cezai işlemler uygulanabiliyor. Bu durum, bir soru işareti olarak karşımıza çıkıyor. Ayrıca, yakalanan kişilerin cezaların caydırıcı olmamasından dolayı tekrar tekrar bu avlanma yönteminde ısrar ettiğini duyuyoruz. Verilen idari para cezalarını bu işi yapanlar, her seferinde yakalanamadıklarına göre bir sonraki seferlerinde yürüttükleri illegal mesaileriyle zaten fazlasıyla karşıladıklarını biliyoruz. O yüzden, Beyşehir Gölü’ndeki balık türlerinin neslinin tamamen tükenmemesi ve bölgedeki ekolojik dengenin bozulmaması için bakanlığımızdan bu kişilere karşı daha ağır yaptırımlar bekliyoruz. Özellikle, elektroşokla avcılık konusunda yakalanan kişilere idari para cezası değil, hapis cezası müeyyideleri getirilmesini talep ediyoruz. Elektroşokla yapılan avcılık, profesyonel olarak bu işi yapan ve geçimini bu yolla dürüst bir şekilde yapan balıkçı ailelerini de olumsuz etkilerden, kıyılarda sportif olarak olta ile avcılık yapan camiamız mensuplarını da menfi olarak etkilemektedir. Oltacılarımız da, kıyılarda artık oltalarına balık gelmediğinden yakınmaktadır. Bu konuda, sesimize kulak verilmesini istiyoruz. Çünkü bu konuda olması gerektiği şekilde avcılık yaparak evine dürüstçe, legal yollardan ekmek götürmenin derdinde olan gerçek balıkçılarımız da bizim gibi düşünmektedir. Biz onlar adına da amatör olta avcıları olarak bir ses vermek istiyoruz. Umarım, sesimize kulak verilir” dedi.
Bal, elektroşokla avcılığı tüm balıkçı camiası ve herkes gibi kendilerinin de bir katliam olarak nitelendirdiklerini, eğer bu yöntem gerçekten ilgililer tarafından da katliam olarak değerlendiriliyorsa buna uygulanan cezaların sembolik olmaktan çıkarılması gerektiğini de vurguladı. Bal, “1380 Sayılı Su Ürünleri Kanunu’nun, Kabahatler Kanunu kapsamında olmasından dolayı elektroşok ile balıklara yapılan işkence sembolik para cezaları ile geçiştiriliyor. Elektro şok ile yapılan katliama mahkemelerde yargılama yolunun açılmasını istiyoruz. Yasaların artık günümüzde balıkların lehine değişmesi gerektiğini düşünüyoruz” diye konuştu.