Başkan Kocamaz, Uluslararası Kentsel Politikalar Konferansına Katıldı

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, KKTC’de gerçekleştirilen ‘Uluslararası Kentsel Politikalar Konferansı’na katıldı.

Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kent, Çevre ve Yerel Yönetim Politikaları Anabilim Dalı’nın bilimsel katkısı ve Doğu Akdeniz Üniversitesi İşletme ve Ekonomi Fakültesi, İşletme Bölümü Kamu Yönetimi Programı’nın ev sahipliğinde gerçekleştirilen konferansta, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşanan kent sorunları ele alınırken, Başkan Kocamaz da büyükşehir belediye yönetimlerinin karşılaştıkları yasal sorunlar ve uygulamada yaşanan sıkıntılarla ilgili sunum gerçekleştirdi.

Belediyeciliğin zorlu bir süreç olduğunu belirterek sunumuna başlayan Kocamaz, “Belediyecilik biraz azim, kararlılık ve heyecan ister. Bunun yanında bir kentin mahalli müşterek ihtiyaçlarının giderilmesi için yola çıktığınız için de size haz verir. Tabi bu belediye başkanlarının içerisinde görevi kötüye kullananlar yok mudur? Elbette vardır. Ama genel manada baktığımızda ülkede kentlerin özellikle son 30 yıldır gösterdiği gelişimde belediye başkanlarının büyük rolleri vardır. Bazı büyük kentlerde yapılan yanlışların bugün ortaya çıkardığı manzara Sayın Cumhurbaşkanı dahil herkesi üzüntüye sevk ediyor. Tabi ki belediyeler en zor ve sıkıntılı dönemlerde bile hizmet üretmek zorunda. Çünkü halk kesinlikle bahane kabul etmez. Hizmet ister ve günü geldiğinde de hesabını sorar” dedi.

“Mersin’in yönetimi konusunda mücadele ediyoruz”

Belediyelerle ilgili düzenlemelerin tarihçesine değinerek konuşmasını sürdüren Başkan Kocamaz, 6360 Sayılı Büyükşehir Belediyesi Yasasının getirilerine ve yaşanan sıkıntılara değinerek, “Biz kendi siyasi görüşümüz açısında bu yasaya ilk etapta çok karşı çıktık. Çünkü ülkemizin hala bir bölgesinde baş ağrısı devam ederken, belediyelere büyükşehir statüsü ile bu kadar yetki verilmesi, kaynakların aktarılması ülkemizin üniter yapısını sekteye uğratabilir diyorduk. Nitekim o bölgelerde kazılan hendekler, tüneller bizim bu işte ne kadar haklı olduğumuzu da ortaya çıkardı. Ama yapacak bir şey yok. Yasa çıktıysa biz de Mersin’in yönetimi konusunda elbette mücadele edecektik. Bir anda hizmet alanımız 30 katına çıktı. Merkez dışındaki ilçe belediyelerinin görevlerinin yüzde 80’i büyükşehire aktarıldı. Doğal olarak bir anda büyükşehrin görevi adeta bir devlet statüsüne geldi. Mersin’de 509 tane köy var, hepsine su götüreceksiniz, yol götüreceksiniz. Bir anda mahalle tabelasını getirdiniz, koydunuz ama o tabela ile mahalle olmuyor. Dolayısıyla birçok teferruatlı hizmeti biz götürüyoruz” diye konuştu.

6360 Sayılı Yasanın uygulanması konusunda pek çok sorunlarla karşılaştıklarını dile getiren Kocamaz, "Büyük yatırım kararlarının alınmasından araç satın alımına kadar birçok yetki merkezi yönetim tarafından yönlendirilmektedir. Bu gibi durumlarda belediyeler sorunları aşabilmek için kendilerine göre yöntemler araştırmakta. Görevlerimizle hiç de orantılı olmayan bir gelir payı ile yetinmek zorunda kalıyoruz. 2014 yılı zorunlu giderimiz ile 2017 yılı zorunlu giderimiz arasında çok fark var. Çünkü yasa ile hizmet verdiğiniz nüfus iki katına çıkınca zorunlu giderler de dört katına çıktı” ifadelerini kullandı.

İller Bankası’ndan belediyelere gelen payın hangi kritere göre belirlendiğini, belediyelerin bilemediğini ifade eden Başkan Kocamaz, “İller Bankası’ndan gelen payın hesabını Türkiye’deki hiçbir belediye bilmiyor. Ankara kendine göre hesaplıyor. Ne gönderiyorsa biz Allah’a şükür demek zorunda kalıyoruz. Merkezi hükümetten gelen paylarla büyük eksiklikleri kısa sürede giderebilme şansınız yok. Ama biz elimizden geldiği kadar sıkıntıları aşarak, Mersinlilere hizmet etmeye gayret gösteriyoruz” şeklinde konuştu.

“Ankara’daki bürokratlar belediyeleri bakışı farklı”

Yaklaşık bir ay önce Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki’yi ziyaret ettiklerini ve belediyelerin yaşadığı sıkıntılarla ilgili konuştuklarını belirten Kocamaz, “Sayın Özhaseki de belediyecilikten gelme bir siyasetçi. Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanıydı. Onun ifadesi ile söylüyorum; ‘Ben bakan oluncaya kadar Ankara’nın belediyelere bu kadar düşmanca yaklaştığını bilmiyordum. Bakanlar Kurulunda belediyelerle ilgili bir görüşme yapılıyor. Herkes konuşuyor. Bir de belediyecilikten gelme bir arkadaşımız vardı ona da soralım diyorlar. Gerçekten Bakanlar Kurulu’nda belediyeleri tek başına savunan ben kalıyorum’ diyor. Bu yıllardır bizim içimizdeki sancı. Ama inşallah anlayış değişir. Yerel, genel ayrımı ya da siyasi görüş olarak o bizden ya da değil diye ayrım yapılmaz” dedi.

Genel Haberleri