Erdoğan'dan Musul operasyonuyla ilgili ilk açıklama

Erdoğan, "Operasyonda da olacağız, masada da olacağız; bunun dışında kalmamız mümkün değil" dedi.

Uluslararası İstanbul Hukuk Kongresinde konuşma yapan Erdoğan, Musul Operasyonuna ilişkin, "Türkiye’nin olmadığı bir operasyondan doğabilecek neticelerden biz sorumlu değiliz. Operasyonda da olacağız, masada da olacağız, bunun dışında kalmamız mümkün değil" dedi.
"TÜRKİYE’NİN OPERASYON DIŞINDA TUTULMAK İSTENMESİNİN SEBEBİ.."
Erdoğan, Türkiye’nin neden Musul Operasyonu dışında tutulmak istendiğini de değinerek, "Ülkemizin Musul Operasyonu dışında tutulmasının sebebi, Türkiye’nin orada mezhep çatışmasının önüne geçeceği bilindiği için. Biz Sünni-Şii çatışmasına evet diyemeyiz. Irak Ordusu Şia’dan oluşuyor. Bunlar Musul’a geldikleri zaman Sünnilerle vuruşacaklar. Kusura bakmasınlar, biz yeni mezhep çatışmalarına evet diyemeyiz" ifadelerini kullandı:
ABD’YE NET UYARI
Cumhurbaşkanı, ABD’ye de net mesajlar gönderdi. Münbiç’ten terör örgütü PYD ve YPG militanlarının çıkarılacağı sözünün tutulmasını isteyen Erdoğan, "Oranın yüzde 95’i Araptır. Ama sözlerini tutmadılar biz de gereğini yaptık. Bu sabah bile bu mesaj iletildi. Eğer orayı PYD ve YPG’den temizlemezseniz sizinle ortaklığımız biter" diye konuştu.
Erdoğan’dan hakim ve savcılara: Cesur olun
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Teröristlerden, darbecilerden, işgalcilerden Türk milleti adına hesap sormakla mükellef olan hakimlerimizin, savcılarımızın en az 15 Temmuz gecesi silahları karşısına dikilen insanlarımız kadar cesur olmasını bekliyoruz" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çırağan Sarayı’nda düzenlenen Uluslararası İstanbul Hukuk Kongresi’ne katıldı. Toplantıda yaptığı konuşmada 15 Temmuz darbe girişimine değinen Erdoğan, “Türkiye son yıllarda dünyada eşine az rastlanır türden darbe girişimlerine maruz kalmıştır. 15 Temmuz 2016 tarihinde yaşanan hadise ordu içindeki FETÖ mensuplarının giriştiği silahlı bir darbe girişimi idi. 17-25 Aralık’ta ise aynı örgütün yargı ve emniyet teşkilatı içindeki mensuplarının farklı bir girişimine muhatap olmuştuk. Uydurma delillerle, algı operasyonuna dönük şovla ülkenin seçilmiş başbakanını, ailesi, çalışma arkadaşları üzerinde kuşatmaya kalktılar. Adaleti tesis etmeleri, ülkenin huzur ve güvenliğini sağlamaları için kendilerine verilen yetkileri, sağlanan desteği siyasi bir darbe girişimi için kullanmaya kalkan bu örgüt mensuplarına, bizler de eyvallah etmedik. Milletin desteği ile bu yargı-emniyet darbe girişimine güçlü bir karşı duruş ortaya konuldu ve hızla gereken operasyonları gerçekleştirdik” diye konuştu
“DARBECİLER MİLLETİN MEYDANLARI ONLARA BIRAKMAYACAĞINA HİÇ İHTİMAL VERMEMİŞLER”
FETÖ’nün 15 Temmuz gecesi son çare olarak silaha sarıldığını anlatan Erdoğan, “FETÖ’nün yargı ve emniyet çetesinin başaramadığını, ordu içindeki elemanları gerçekleştirmek istediler. Açıkçası biz böyle bir ihanete ihtimal vermiyorduk. O gece şu da anlaşıldı ki darbeciler de milletimiz karşılarına dikilip meydanı onlara bırakmayacağına hiç ihtimal vermemişler. Bomba yağdıran savaş uçakları, ateş kusan helikopterler, üzerlerinden geçen tanklar, milletimizi korkutmaya yetmedi. Bu dünya için de önemli bir örnekti. O gece 241 şehit, 2 bin 194 gazi veren milletimiz istiklaline, istikbaline ve demokrasisine sahip çıkarak tüm dünyaya örnek olacak bir destan yazdı. 15 Temmuz gecesi milletimizle kader birliği içinde yürek yüreğe darbecileri hüsrana uğratırken, en büyük katkıyı emniyet güçlerimiz ile birlikte yargı teşkilatımızdan gördük. Darbecilerin başta şahsıma, başbakanımızı, devletimizin farklı kurumlarını yok etmek ve stratejik yerleri ele geçirmek için başlattığı saldırı, karşısında hep birlikte milletimizi gördü. 17-25 Aralık’ta kendisini bir darbe teşebbüsüne aracı olan yargı, bu kez darbe karşısında en hızlı tepki veren kurum olarak karşımıza çıktı. Bu süreçte yapılan düzenlemeler sayesinde yargı FETÖ terör örgütünün güdümünden çıkıp milletin yargısı haline dönüşmüştür” ifadelerini kullandı.
“BİZ DE EN AZ SİZİN KADAR HUKUKTAN ANLIYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye’nin FETÖ ile mücadelede attığı her adımın hukuka ve anayasaya uygun olduğunu vurgulayarak şunları söyledi;
“Batılı bazı dost görünenler, ‘bunlar hukuka uygu mu’ diyorlar. Siz ne kadar hukuktan anlıyorsanız, biz de en az sizin kadar hukuktan anlıyoruz. Biz de hukuka uygun adımlarımızı atıyoruz. Bize hukuk dersi verenlerin önce Doğu Almanya ile Batı Almanya’nın birleştiği döneme baksınlar. O dönemde bütün devlet kurumlarından ne kadar elemanın görevden alındığını görürlerse işin inceliğini de anlarlar. Olağanüstü hal ilanı. Fransa’ya baksınlar. Fransa basit bir terör eylemi karşısında nasıl bir tavır aldı. Biz basit bir terör eylemi ile karşı karşıya değiliz, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin yıkılması hareketi ile karşı karşıyayız. Bunun karşısında basit tedbirler çözülebilir mi. Atılması gereken önemli bir adımdır. Bu ülkemizin refahı, özgürlük mücadelesinin ta kendisidir. Biz bu adımı atarız. Olağanüstü hal ilanı başta olmak üzere dünyadaki örneklere aykırı bir uygulamamız söz konusu değildir. Türkiye olarak hayatımızı kanser hücresi gibi saran bu terör örgütünün kökünü kurutmakta kararlıyız”
Yargının bağımsızlığının önemine dikkat çeken Erdoğan, “FETÖ’ye karşı mücadele tam da bu amaca yöneliktir. Emirleri bir örgütten alan, vicdanını bu örgütün ele başının talimatlarına göre şekillendiren kişinin adaleti tesis etmesi mümkün değildir. Türkiye bu örgüt mensuplarının yol açtığı yargı faciaları nedeniyle sıkıntılı dönemler geçirdi. Adalete güven duygusu erozyona uğradı. Adalet anlayışını düzeltmek için önce buna sebep olanların hak ettikleri şeklide cezalandırılması şarttır. Kamuda, iş dünyasında devam eden operasyonları bir daha darbe teşebbüsüne cesaret edilemeyecek sertlikte sürdürmek zorundayız. Kara para aklama mı arıyorsunuz bu örgüte bakın. Kara para aklamanın en geniş anlamdaki dünyadaki örneği bunlar. Yurt dışına bu paraları kaçırmayı mı arıyorsunuz, bunlara bakın. 170 ülkede eğitim çalışmaları yaptıklarını söyleyenlere baktığınızda sadece onunla kalmıyorlar. Bu kara para aklamanın oralara kadar dağıldığı bir örgüt. Hiç kimse bu aziz milletin terör örgütleri karşısında acziyet göstermesini beklemesin” dedi.
“HAKİM VE SAVCILARIMIZDAN SİLAHLARIN KARŞISINA DİKİLEN İNSANLARIMIZ KADAR CESUR OLMASINI BEKLİYORUZ”
Konuşmasında hakim ve savcılara da seslenen Erdoğan, “Teröristlerden, darbecilerden, işgalcilerden Türk milleti adına hesap sormakla mükellef olan hakimlerimizin, savcılarımızın en az 15 Temmuz gecesi silahları karşısına dikilen insanlarımız kadar cesur olmasını bekliyoruz. Şayet adalet teşkilatımız ve mensupları bu konuda milletimize yeterli itimadı sağlayamazlarsa, geleceğimize güvenle bakamayız. Bu konuda hakim ve savcılarımıza, tüm kurumlarımıza güveniyorum”

Yerel Haberleri