Son günlerdir artan terör olayları herkesin tepkisine neden olmaya devam ediyor. Kamu-Sen Karaman temsilciliği bu terör saldrılarının artmasına sebep olan nedenlerden birininde hükümetin açılım projesi olduğunu söyledi. Açılım Projesinin safsata olduğunu belirten Kamu-Sen Karaman temsilciliği dış güçlerin yapmak istediği bölme parçalama tehlikesi karşısında da birlik beraberliğin her zamanınkinden daha güçlü olması gerektiğini belirtti.
Kamu-Sen Karaman temsilciliği yaptığı yazılı açıklamada şunları söyledi; "Son günlerde artan hain terör olayları nedeniyle tüm halkımız derin bir üzüntü içindedir.Hemen her gün yeni bir şehit haberi gelirken, eli kanlı terör örgütü gerçek yüzünü bir kez daha göstermiş, mübarek Ramazan Bayramında dahi hain saldırılarını sürdürmüştür.Bir taraftan mayınlı tuzaklarıyla Mehmetçiklerimizi şehit eden caniler, diğer taraftan da Gaziantepʹte sivil vatandaşlarımıza yönelik olarak düzenledikleri bombalı saldırı ile 9 masum vatandaşımızın ölümüne, bir çok vatandaşımızın da yaralanmasına neden olmuştur.Terör kurbanları arasında çocuklar da bulunmaktadır.İnanıyoruz ki; bu vahşi eylemleri gerçekleştiren caniler, akıttıkları kanda boğulacaktır.
Kamu-sen Hükümetin Açılım Projesini eleştirerek birlik davetinde bulundu
Kamu-Sen Karaman Temsilciliği Hükümetin Açılım projesini eleştirerek safsata olduğunu söyledi.
Acımızı anlatmaya kelimeler yetmiyor. Öfkemiz çığ gibi. Ama devletimizin bekası, milletimizin birliği için gözyaşlarımızı içimize akıtıyor, acımızı içimize gömerek,Dik duracağız. Birlik ve beraberliğimizi bozmayacağız, metanetimizi koruyacağız.Öncelikle terörü, teröristi, destekçilerini ve milletimizin yaşama hakkı gasp edilirken susanları nefretle lanetliyoruz.
Terör örgütü ve onun destekçisi olan dış ve iç odaklar iyi bilmelidir ki, ülkemizi bölmeye, bizi bize düşman etmeye kimsenin gücü yetmeyecektir.
Türk milleti artık sabrının sonuna gelmiştir ama büyüklüğün göstergesi de kimsenin dayanamadığı acılara dayanmak, kimsenin gösteremediği sabrı göstermektir.
Ancak, terör belasının bu boyutlara gelmesinde etkili olan olayları da görmezden gelemeyiz.
Yıllardır terörle mücadelede yanlış yol ve yöntem izlendiğini haykırdık.
Terör sorununun, Kürt sorunu olarak tanımlanmasıyla başlayan, açılım safsatasıyla devam eden süreçte, Türk Hukuk tarihine kara bir leke olarak geçen Habur Olayı, Oslo görüşmeleri, bazı milletvekillerinin terör örgütünü masum gösterme çabaları ve terörist- milletvekili kucaklaşması, caniler için en büyük cesaret kaynağı oldu.
Birkaç gün önce tüm Türkiye’nin gözleri önünde, bizzat TBMM üyeleri tarafından kucaklanan terör örgütü üyeleri, buradan aldıkları güç ve malûm çevrelerin verdiği destekle eylemlerini artırmıştır.
Gaziantep’teki bu saldırılar, bugüne kadar teröristle mücadele yerine müzakere yapan anlayışın gözden geçirilmesi zorunluluğunu ortaya koymuştur.
Görülmektedir ki, Türkiye Cumhuriyeti ile ve Türk milleti ile hesabı olanlar dört bir koldan saldırıyor.
Bu devlet, bizim en değerli varlığımız.
Bu devlete sahip çıkmak da her Türk vatandaşının asli görevidir.
Ancak öfkemiz ve acımız gözlerimizi kör etmemeli, bin yıllık kardeşliğimize gölge düşmemelidir.
Gün; yaşadığımız acı ve öfke ile sağduyumuzu kaybetme değil; gün birlik, beraberlik ve soğukkanlılıkla terörün kökünü kazıyacak adımları atma günüdür.
Terörün yok edilebilmesi için alınacak ekonomik ve sosyal tedbirlerin sivil toplum kuruluşlarının işbirliğiyle hayata geçirilmesi büyük önem taşımaktadır.
Türkiye Kamu-Sen, bu yönde devletimizin atacağı her türlü adıma gücünün yettiği kadar destek vermeye hazırdır.
Bu vesile ile terörle mücadele politikasının bir kez daha gözden geçirmesi gerekliliğini vurgularken, bayram demeden, kadın, çocuk, yaşlı, genç ayrımı yapmaksızın saldırılarını adeta bir katliama dönüştürecek kadar gözünü kan bürümüş vatan hainlerini nefretle lanetliyoruz.
Türkiye Kamu-Sen camiası olarak saldırılarlarda hayatını kaybedenlere Allahʹtan rahmet, yaralananlara acil şifalar diliyoruz."