Ayılgan, yaptığı yazılı açıklamada, bazı basın organlarında Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kız çocuklarının 9, erkek çocuklarının 12 yaşından itibaren evlendirilebileceğine ilişkin açıklama yaptığına dair haberler yer aldığını hatırlatarak, "Kamuoyunda yapılan tartışmalar neticesinde, Diyanet İşleri Başkanlığı resmi bir açıklama yaparak, ’Çocukların buluğ çağında evlendirilebilecekleri şeklinde bir açıklamalarının olmadığını, bu haberlerin gerçeği yansıtmadığını, kız çocuklarının psikolojik ve biyolojik olgunluğa ulaşmadan, anne olma ve aile kurma sorumluluğuna sahip olmadan evlendirilmesinin nikahta rıza ve irade hürriyetini şart koşan İslam dini ile bağdaşmadığını’ belirtmiştir. Diyanet İşleri Başkanlığı, tarihi boyunca erken yaşta evliliklere asla onay vermediğini ve vermeyeceğini açıklamıştır. Açıklamanın devamında, kız çocuklarının erken yaşta evlendirilmelerinin asla dini referanslara dayandırılamayacağı belirtilmiştir" diye konuştu.
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın söz konusu açıklamasında, kız çocuklarının erken yaşta evlendirilmelerine asla onay vermediklerini belirtmiş olsa da Başkanlığın web sayfasında ’Dini terimler sözlüğü’ kısmında, buluğ tanımında yapılan açıklamada, kız çocuklarının erken yaşta evlendirilebileceği ve çocuk yapabileceğine ilişkin, asla kabulü mümkün olmayan açıklamalar yer aldığını kaydeden Ayılgan, "Diyanet İşleri Başkanlığı’nın böyle hassas ve hayati bir konuda, toplumumuz üzerinde olan güçlü etkisini, kız çocuklarının erken yaşta asla evlendirilmemeleri için toplumu eğitmek ve bilinçlendirme yapmak yönünde kullanması gerekir” ifadesini kullandı.
Yasalara ve uluslararası sözleşmelere göre, 18 yaşını dolduruncaya kadar her bireyin çocuk olduğunun bilgisini veren Ayılgan, şöyle devam etti; "Bu düzenleme biyolojik, ruhsal, sosyal gereklilikler göz önünde tutularak yapılmış olup, bu bilimsel ve hukuki kriterlerin dışında, erken yaşta evlilikle ilgili görüş beyan edilmesi kabul edilemez. Küçük yaşta çocuklar ruhsal, bedensel ve sosyal açıdan korunmaya muhtaç olup, eğitim imkanları en iyi şekilde sağlanıp, reşit oluncaya kadar hayata hazırlanmalı ve korunmalıdır. Gerek yasal düzenlemelerle, gerekse tüm kurum ve kuruluşların sorumlu ve duyarlı çalışmaları ile çocuk haklarının korunması ve güvence altına alınması gerekir."