Saadet Partisi Karaman Kadın Kollarının hazırladıkları etkinliklerde çocuklar resim yaparak, yüz boyaması yaptırarak, çuval, halat çekme ve yumurta taşıma yarışması yaparak doyasıya eğlendiler.Ayrıca çocuklar için hazırlanan ikramların yanı sıra balon ve Milli Çocuk dergisi dağıtımı yapıldı.
Etkinlikde konuşan Saadet Partisi Karaman Kadın Kolları Başkanı Havva Şahin : Bu gün, yarınımız, geleceğimiz, istikbalimiz, gözümüzün nuru çocuklarımız için bir aradayız. Mutluyuz, umutluyuz. İçimizde çocukluktan kalma bir sevinç var. Bir müjde, bir bahar, bin umuttur onlar. Çocuklar bir milletin geleceğidir. Paha biçilmez değeridir. Onlara yapılan her türlü yatırım, aslında milletin kendine yaptığı yatırımdır. Ancak, bu gün çocuklar, tüm dünyada, her türlü sömürü ve istismarın ana hedefi haline gelmiş durumdadır. Yanlış politikaların en ağır bedelini onlar ödemektedir maalesef. Yaşanılan hadiseler, savaşlar gösteriyor ki, hak ve adalete dayalı, yeni bir dünya hedefi; çocuk ve yetişkin, herkes için bir zaruret halini almıştır. Buna göre; her çocuk, İNSAN onuruna yakışır bir yaşam ve temel haklara sahiptir.
Bu gün ülkemiz nüfusunun %28 ini,23 milyon çocuğumuz oluşturmaktadır. çocuklarımızın en temel hakkı; sağlıklı ve mutlu ailedir. Ancak 200 bin çocuğumuz çeşitli sebeplerle, sıcak yuvaları yerine sokaklarda yaşamaktadır. fiziksel, zihinsel, duygusal, sosyal alanda gelişim, çocukların hakkıdır. Asgari ücretin açlık sınırında olduğu ülkemizde, aileler, yeterli ve dengeli beslenememekte, çocuklar, temel gıda maddelerini alamamakta, gelişimlerini tamamlayamamaktadır. Çocuklarımız, ailesinin içinde bulunduğu ekonomik zorluklar karşısında eğitimine ara vererek çalışma hayatına sürüklenmektedir. Bu gün 2 milyon çocuğumuz okulda olması gerekirken, minicik ellerinden emeği sömürülmektedir. Bu rakama sokak çocukları ve mevsimlik işçi olarak çalışan çocuklar dâhil değildir. Yani her 10 çocuktan 1 i çalışmak zorundadır.
Çocuklarımız için en önemli ihtiyaç, iyi bir eğitimdir. Gündelik kararlarla şekillenen, mili olmaktan çoktan uzaklaşmış, adeta yap-boz oyununa dönüşmüş olan eğitim sistemimiz; çocuklarımıza ve ailelerimize güven vermemektedir. Yanı sıra, yetersiz okul ve öğretmen sayısı; kalabalık sınıflar meydana getirmiş, eğitim kalitesi düşmüştür. Taşımalı eğitim sistemi, 2018 Türkiye’si için kabul edilemez. Sayılara hapsolmuş başarı uygulaması ve içeriğin olmadığı eğitim müfredatı, çocuklarımızı daha çabuk soru çözer hale getirmiştir. Fakat karakterini ve vicdanını oluşturacak temel değerlerden yoksun bırakılmıştır. “Eğitimde Büyük Proje” diye ifade edilen Fatih Projesi maalesef hüsran ile sonuçlanmıştır. İnternet kullanımının kontrollü verilmesi ve bağımlılık hususunda Öğretmenler ve uzmanlar sürekli uyarılar yaparken, hangi akla hizmet ile çocuklarımız internet-tablet-oyun üçgenine zincirlenmiştir?
Çocuklarımızın en büyük problemlerinden biri, sosyalleşememeleridir. Çok az kelime ile konuşmaları, hayal güçlerini kullanamamalarıdır. Bunun sebebi, süresiz televizyon ve internete mahkûm bırakılmalarıdır. En kıymetli varlığımızla nitelikli zaman geçirmek yerine, işin kolaycılığına kaçarak, kendisini ve çocuğunu televizyona kilitleyen anne-baba olarak bizler suçluyuz. Araştırma ve proje ödevlerini kopyala yapıştır yoluyla alan öğretmenler suçludur. Yavrularımızın hayatlarına mal olan oyunlar üzerinde kontrol mekanizması kuramayan devlet suçludur. Bilinmelidir ki, çocuklarımızın, televizyona değil, arkadaşa, bilgisayar oyunlarına değil, oyuncaklara, beraber oyun oynamaya, birlikte vakit geçirmeye ihtiyaçları var. Her çocuk düşüncelerini ifade etme hakkına sahiptir. Ancak, ahlak ve değerleri bir tarafa bırakan eğitim sisteminde, okullarımızda “akran zorbalığı” ve “istismar” her geçen gün artmaktadır. Kuvveti üstün tutan zihniyet ile şekillenen toplumda ve okullarda çocuklarımızın bireysel ve fikri özgürlüğünden bahsedemeyiz.
Çocuklar bizim her şeyimiz. Onları kötü alışkanlıklardan, bağımlılık oluşturan madde ve ortamlardan korunmak devletin en önemli vazifesidir. Avrupa Birliği uyum yasaları çerçevesinde bireysel özgürlük olarak nitelendirilen her türlü nesli bozan alışkanlık, davranış ve yönlendirmeler ve yayınlar acilen durdurulmalıdır. İlgili kanunlar, bu milletin inancına, tarihine, medeniyetinin esaslarına uygun hale getirilmelidir. Her çocuk, mutlu sağlıklı bir aileyi, Yeterli ve dengeli beslenmeyi, Sağlıklı bir gelişimi Kendini ifade edebilecek huzurlu arkadaş ve aile ortamını, Maddi ve manevi donanımını temin eden, iyi bir eğitimi hak etmektedir.
Saadet Partisi olarak inanıyoruz ki, Huzur ve barış dolu Türkiye hedefi; önce ahlak ve maneviyat diyerek, HAK ve adalet bilincinin verildiği, İnsana, doğaya, hayata ve eşyaya hürmetin önemsendiği, Özgür ve özgün düşüncenin kıymetli olduğu, Yüksek standartlarda, teknik donanımlı eğitimi alan çocuklarımızla gerçekleşecektir. onlar, en güzelini hak ediyorlar.dedi.