Şair-yazar Mengüşoğlu, Necip Fazıl’ı Anlattı

Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Konya Şubesi Şair-Yazar Metin Önel Mengüşoğlu’nu ağırladı.TYB Konya Şubesi’nin düzenlediği ‘Mağrur Öfke Necip Fazıl’ konferansına Şair-Yazar Metin Öne Mengüşoğlu’nun konuşmacı olarak katıldı. Konferansa TYB Konya Şube Başkanı Ali Köseoğlu, Büyükşehir Belediyesi Basın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanı Ahmet Köseoğlu, AK Parti Konya İl Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Erkuş, Türk Dil Kurumu Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ahmet Kazım Ürün, Aydınlar Ocağı Başkanı Dr. Mustafa Güçlü, Eğitim-Bir-Sen Konya 2 No’lu Şube Başkanı Şenol Metin, Necmettin Erbakan Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Sekreteri Halil İbrahim Çelik, Konya İl Halk Kütüphanesi Müdürü Hasan Coşar, akademisyenler, yazarlar ve öğrenciler katıldı.Konferansta Necip Fazıl Kısakürek’in Türk edebiyatına yeni bir soluk getirdiğini ifade eden Mengüşoğlu, “Üstad edebiyatımıza yepyeni bir soluk getirdi. Nazım Hikmet’ten daha iyi batılı bir şiir yazmıştır. Kaldırımlar şiiri bunun en güzel örneğidir. Ayrıca, edebiyatımıza ben fikrini ilk defa sokan şair de Necip Fazıl’dır” diye konuştu.Ünlü Türk şairin konuşmalarının çok etkileyici olduğunu söyleyen Mengüşoğlu, “O konuşurken biz dinlemezdik, seyrederdik. Buna çok kızardı kendisi. ‘Beni seyreden değil, dinleyen adam getirin’ derdi. Ama Necip Fazıl konuşurken dinleyemezdiniz. Çünkü Necip Fazıl bir aktör gibi dramatize ederek sunardı söylediklerini. İnancını ve idrakini dinleyicilere geçirebilmek için onların göz ve kulak temasıyla etkisi altına alır, beden dilini de katarak hâdiseyi dramatize ederdi. Bir sahne sanatçısı gibiydi” dedi."MEDENİ CESARET AŞISI YAPTIRMALIYIZ"Necip Fazıl’ın medeni cesaretinin örnek alınması gerektiğini söyleyen Metin Öne Mengüşoğlu, “Her uludan, her büyükten, her üstattan, bizden önce gelip geçmiş herkesten alabileceğimiz bir şeyler vardır. Kimden ne alacağımızı iyi seçersek, doğru seçersek istifade edebiliriz. Ama yanlış seçersek hem onlara ihanet etmiş oluruz hem kendimize ihanet etmiş oluruz. Necip Fazıl’ın Çile kitabı, mensur bir naattır. Naatlar Hz. Peygamber’i öğretmek için değil, övmek için yazılmıştır. Müslümanlar, Hz. Peygamber’i övdükleri kadar bilmiş olsalardı, bugünkü halde olmazdık. Necip Fazıl biliyordu ki içinde yaşadığı toplum öfkesiz, bastırılmış, suskun bir toplumdu. Bu topluma öfke aşısı yapılmalıydı. Bunu yaparken aşırı gitmiş diyorlar. Ama ne yapsın? Toplumda bir tek öfkesini ortaya koyabilen o vardı” şeklinde konuştu.Konferansın sonunda TYB Konya Şube Başkanı Ali Köseoğlu, Mengüşoğlu’na teşekkür ederek günün anısına katılım belgesi takdim etti.

Konya Haberleri