Selçuk’ta ‘Yaşamın Her Alanında Kadın’ Konuşuldu

Selçuk Üniversitesi (SÜ) Kadın, Aile ve Toplum Hizmetleri Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü (KATUM), Selçuklu Belediyesi ve Selçuk Üniversitesi Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı tarafından organize edilen “Yaşamın Her Alanında Kadın” etkinliğinde kadınların toplumsal, bilimsel ve siyasi alandaki temsiliyetleri ve bu süreçte karşıladıkları sorunlar konuşuldu.
SÜ Süleyman Demirel Kültür Merkezi 30 Ağustos Salonu’nda gerçekleştirilen etkinliğe, Rektör Prof. Dr. Hakkı Gökbel ve Eşi Hatice Gökbel, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Musa Özcan ve Eşi Perihan Özcan, Meram Belediye Başkanı Fatma Toru, KATUM Müdürü Prof. Dr. Kamile Marakoğlu, Selçuk Üniversitesi Genel Sekreteri Fazilet Uyar, Başbakanımız Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu’nun Ablası Ayşe Çalık, hayırsever Aynur Kasabalı, konuşmacılar Prof. Dr. Aliye Mavili, Prof. Dr. Şerefnur Öztürk, Prof. Dr. Ramazan Arı, öğretim üyeleri, sivil toplum kuruluşu üyeleri ve öğrenciler katıldı.
“KADIN BİR ÇOK MUCİZEVİ ÖZELLİĞİN SAHİBİ”
Etkinliğin açılışında konuşan Rektör Prof. Dr. Hakkı Gökbel, “Dünya Kadınlar Günü her yıl 8 Mart’ta kutlanan ve Birleşmiş Milletler tarafından tanımlanmış uluslararası bir gündür. Bugün insan hakları temelinde kadınların siyasi ve sosyal bilincinin geliştirilmesine, ekonomik, siyasi ve sosyal başarılarının kutlanmasına ayrılmaktadır. Bugünlerde ve geri kalan günlerde yapılan çeşitli etkinliklerle cinsiyet ayrımı sorununun yeryüzünde azaltılması hedeflenmektedir. Ancak bugün geldiğimiz noktada çok üzülerek belirtmeliyim ki, kadına yönelik şiddeti, haksızlıkları, eşitsizlikleri ve ayrımcılıkları konuştuğumuz, toplumun ve ailenin en önemli mimarı kadınlarımızın hakları konusunda yapılan iyileştirmelerin toplumsal yaşamda yer edinmediği ve bunları tartıştığımız bir gün olarak adlandırıyoruz. Cennet ayaklarına serilen, fedakarlığı, cefayı, vefayı, şefkati en üst seviyede yaşayan ve yaşatan, aileleri ve toplumları inşa eden ve burada sayamayacağımız onca mucizevi özelliğin sahibi ve başlarımızın tacı olan kadınlara yapılan haksızlıklara önümüzdeki zamanlarda bir son verileceğini umuyorum. Medeniyetlerin inşasına en az erkekler kadar katkısı olan kadınlarımızın yapılan haksızlıklardan, şiddetten ve engellerden uzak, hayatın her alanında hak ettiği değeri görebildiği, daha huzurlu ve mutlu yarınlara ulaşmasını diliyor ve tüm kadınlarımızın Dünya Kadınlar Gününü yürekten kutluyorum” dedi.
“ŞİDDETİN HER TÜRLÜSÜNE KARŞIYIZ”
Etkinliğin açılışında konuşan KATUM Müdürü Prof. Dr. Kamile Marakoğlu ise, “Sağlıklı kadın, sağlıklı aile toplumun oluşumunda temeldir. Selçuk Üniversitesi Kadın, Aile ve Toplum Hizmetleri Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü olarak üniversitemizde ve ilimizde bulunan paydaş, kamu, özel kurum ve kuruluşlarla ortaklaşa kadın sorunlarıyla ilgili araştırmalar, eğitimler, toplantılar ve projeler yapmak ve danışmanlık hizmeti vermeyi planlıyoruz. Kadınların eğitim durumu, son yıllarda devlet ve özel kurum ve kuruluşlar tarafından yapılan projelerle birlikte bir artış göstermiştir ancak bu istenilen durumda değildir. Kadına yönelik aile içi şiddet insan hakları ihlallerinden biridir. Bu şiddete tolerans gösterilmesi, maruz bırakılması kadına karşı yapılan bir haksızlıktır ve kadının sosyal hayatını engellemektedir. Bu durum kadında sosyal ve psikolojik olarak etkiler ve uzun süreli travmalara yol açabilmektedir. Kadın olarak, şiddetin her türlüsüne karşıyız. Doğumdan ölüme kadar hayatın her anında varlıklarını hissettiğimiz bizi biz yapan değerli kadınlarımızın bu özel gününü yürekten kutluyorum ve bu etkinlikte emeği geçen arkadaşlarıma teşekkür ediyorum” diye konuştu.
“KADIN, ANADOLU GELENEĞİNDE İBADETTİR VE AZİZDİR”
Açılış konuşmalarından sonra geçilen etkinlikte ‘Siyaset Alanında Kadın’ sunumunu Meram Belediye Başkanı Fatma Toru gerçekleştirdi. Toru,“Hayat eşsiz bir uyumla ilahi bir dengede buluşmuş parçalar bütünüdür. Kadın olmadan erkek, erkek olmadan kadın bir parça eksik kalır. Kadın daima iyi niyetin, saflığın, temizliğin, emeğin ve estetiğin sembolü olmuştur. Toplumsal ilişkiler örtüsünün küçük birimi olan ailenin tutkal görevi her zaman kadına düşmektedir. Ailenin varlığını, birliğini, bütünlüğünü, yüceliğini en çok kadın sağlamaktadır. Kadın demek kültür, sevgi, erdem, fazilet ve vefa demektir. Türkiye’de geleceğe umutla bakmak istiyorsak öncelikle kadınlarımızın başı dik olmalıdır. Yarınlarımıza sahip çıkacaksak genç kızlarımızı iyi yetiştirmeli ve onları geleceğe iyi hazırlamalıyız. Bugün bir toplumsal sorun olarak karşımızda duran kadına yönelik şiddet hiçbir şekilde bizim değerlerimizle bağdaşmamaktadır. İslamiyet, kız çocuklarının toprağa diri diri gömüldüğü cahiliye devrinde medeniyet ışığı olarak doğmuş, kadına hak ettiği değeri ve toplumsal yeri şaşmaz bir teraziyle hediye etmiş yüce bir dindir. Kadın, Anadolu geleneğinde ibadettir ve azizdir. Anadolu kadına en çok değer veren coğrafyadır. Kadına yönelik şiddetin gerçek sorumluları ise ekonomik çıkarların odağına kadını yerleştiren, kadının saflığını ve temizliğini ekonomik amaçlarla istismar eden, kadını itibarsızlaştıran, değersizleştiren bakış açılarıdır” ifadelerini kullandı.
Sunumların ardından geçilen ve sihirli mikrofon ödüllerinde yılın en iyi şiir-edebiyat programcısı seçilen TRT FM ve Radyo 7’nin programcısı Talha Bora Öge ve ekibi şiir ve türkü dinletisiyle katılımcılara keyifli dakikalar yaşattı.