TEMA Yayınladığı Bilgilendirme de şunları belirtti;
Güzel Türkiyemiz, sahip olduğu zengin kaynaklar yönünden dünyanın ender ülkelerinden biridir. Ancak, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de, çevre sorunları geleceğimiz için büyük tehdit oluşturmaktadır.
Erozyon, Türkiye gündemindeki en önemli çevre sorunlarından biridir. Her yıl milyonlarca ton toprağımızın, ormanlarımızın, mera ve otlaklarımızın yok olup gitmesi kaygı verecek düzeye ulaşmıştır. .Her yıl Kıbrıs adası büyüklüğünde verimli toprağımız erozyon nedeniyle denizlere akmaktadır.
Erozyon, Türkiye gündemindeki en önemli çevre sorunlarından biridir. Her yıl milyonlarca ton toprağımızın, ormanlarımızın, mera ve otlaklarımızın yok olup gitmesi kaygı verecek düzeye ulaşmıştır. .Her yıl Kıbrıs adası büyüklüğünde verimli toprağımız erozyon nedeniyle denizlere akmaktadır.
Kaybedilen verimli toprakların tekrar yerine getirilmesi olanağına sahip değiliz. Bu nedenle, hiç olmazsa eldeki toprak kaynağının korunması gerekmektedir.
Bugünkü tehdit, önemli ve büyüktür. Gerekli önlemler alınmadığı ve bilinçli bir savaşın yürütülmediğinde, Türkiye bir süre sonra çöl olma tehlikesi ile karşı karşıya kalacaktır.
Erozyon, toprak kaybının ötesinde, açlık, yoksulluk ve göç başta olmak üzere çok önemli sosyo-ekonomik sonuçları da beraberinde getirmektedir.
Bu bakımdan erozyonla savaşma konusu, tüm boyutlarıyla bütüncül bir yaklaşımla ele alınmalı; herkes bu savaşa sahip çıkmalı ve destek vermelidir. Söz konusu olan, ülkemizin ve ulusumuzun geleceğidir.
Erozyonla savaşın başarıya ulaşması, gelecek kuşaklara daha yeşil, daha gelişmiş ve yaşanabilir modern bir ülke bırakmamızı sağlayacaktır.
Ülkemizde gönüllü kuruluşlar, özellikle TEMA Vakfı; doğal varlıkların korunması, erozyonla savaşın, bitki örtüsü ve toprağın korunması, bitkilendirme ve ağaçlandırmanın önemi konularında etkin bir politika oluşturulması ve toplumun bilgilendirilmesi, bilinçlendirilmesi için büyük çabalar göstermektedir.
Ülke toprakları ve kaynakları için önemli bir tehdit olan çölleşme ile savaşta gösterilen tüm çabaları mutlulukla izliyor ve bu etkinliklere büyük önem veriyoruz.
Erozyonla mücadelede, TEMA Vakfı ve diğer sivil toplum örgütlerinin çalışmaları geleceğe güvenle bakmamızı sağlamaktadır.
TEMA ulusal bir davranışın adıdır. TEMA gönüllülerinin sayısının her geçen gün artması çevreyi koruma bilincinin insanlarımızda yerleştiğinin de bir göstergesidir.
Çölleşmeyle mücadelede en etkili araçlarından olan ormanlarımızın korunması ve yeşil alanların çoğaltılması konusunda daha fazla çaba gösterilmelidir.
Gelecek kuşaklara yaşanabilir, daha güzel bir Türkiye bırakmak konusunda herkes sorumluluk üstlenmelidir. Bunun bir vatandaşlık borcu olduğu tartışılmaz bir gerçektir.
Çevre konusunda göstereceğimiz duyarlılık ve küçük de olsa yapacağımız katkılar, büyük çözümlere yol açacaktır.
Bugünkü tehdit, önemli ve büyüktür. Gerekli önlemler alınmadığı ve bilinçli bir savaşın yürütülmediğinde, Türkiye bir süre sonra çöl olma tehlikesi ile karşı karşıya kalacaktır.
Erozyon, toprak kaybının ötesinde, açlık, yoksulluk ve göç başta olmak üzere çok önemli sosyo-ekonomik sonuçları da beraberinde getirmektedir.
Bu bakımdan erozyonla savaşma konusu, tüm boyutlarıyla bütüncül bir yaklaşımla ele alınmalı; herkes bu savaşa sahip çıkmalı ve destek vermelidir. Söz konusu olan, ülkemizin ve ulusumuzun geleceğidir.
Erozyonla savaşın başarıya ulaşması, gelecek kuşaklara daha yeşil, daha gelişmiş ve yaşanabilir modern bir ülke bırakmamızı sağlayacaktır.
Ülkemizde gönüllü kuruluşlar, özellikle TEMA Vakfı; doğal varlıkların korunması, erozyonla savaşın, bitki örtüsü ve toprağın korunması, bitkilendirme ve ağaçlandırmanın önemi konularında etkin bir politika oluşturulması ve toplumun bilgilendirilmesi, bilinçlendirilmesi için büyük çabalar göstermektedir.
Ülke toprakları ve kaynakları için önemli bir tehdit olan çölleşme ile savaşta gösterilen tüm çabaları mutlulukla izliyor ve bu etkinliklere büyük önem veriyoruz.
Erozyonla mücadelede, TEMA Vakfı ve diğer sivil toplum örgütlerinin çalışmaları geleceğe güvenle bakmamızı sağlamaktadır.
TEMA ulusal bir davranışın adıdır. TEMA gönüllülerinin sayısının her geçen gün artması çevreyi koruma bilincinin insanlarımızda yerleştiğinin de bir göstergesidir.
Çölleşmeyle mücadelede en etkili araçlarından olan ormanlarımızın korunması ve yeşil alanların çoğaltılması konusunda daha fazla çaba gösterilmelidir.
Gelecek kuşaklara yaşanabilir, daha güzel bir Türkiye bırakmak konusunda herkes sorumluluk üstlenmelidir. Bunun bir vatandaşlık borcu olduğu tartışılmaz bir gerçektir.
Çevre konusunda göstereceğimiz duyarlılık ve küçük de olsa yapacağımız katkılar, büyük çözümlere yol açacaktır.
Topraklarımızın %90’nından fazlası erozyon tehdidi altında.Her saniye 1,6 ton, her yıl 500 milyon ton verimli tarım toprağımızı erozyonla kaybediyoruz.Topraklarımıza sahip çıkmak için:
Çoğlu-Osmaniye-Burunoba köy yollarındaki şarampolleri ağaçlandırmayı düşündük. Öncelikle Çoğlu-Karapınar yolu(3 km),Çoğlu-Burunoba köy yolu(3 km), Çoğlu- Osmaniye köy yolu(5 km) olmak üzere 11 km yol kenarlarının karşılıklı olarak şarampollerin üstünün ağaçlandırılması kararlaştırıldı.Toplamda 22 km’lik mesafenin (22*1000=22000 metre) 5 metre arayla ağaçlandırılmasına karar verildi.Toplamda 4400 tane ağacın (dişbudak,iğde,sedir,meşe ve diğer türlerin) toprakla buluşturulmasına karar verildi.
Bu ağaçlandırma çalışmasında bize destek veren Duru Bulgura, Bifa Bisküviye, Yunus Emre Kültür Vakfına, Tema Vakfına, Köy muhtarlarımıza, Köy İmamlarımıza,Çoğlu-Osmaniye-Burunoba okul aile birliği yönetimine, okulumuz öğretmenlerine ve öğrencilerine, Çoğlu halkına ve tüm katılımcılara teşekkür ederiz.
04 Aralık Cumartesi günü saat 13:00 de Çoğlu köyünde protokol eşliğindeki fidan dikim programıza tüm halkımız davetlidir.