Tüp bebek sahibi olmak isteyenlere yönelik uygulanan tedavinin süresi azaldıkça, tedavi maliyetlerini azaltıyor.Medicana Konya Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Operatör Doktor Necati Özçimen, tüp bebek tedavisinin yıllardır çocuk sahibi olmak isteyen çiftlerin başvurdukları ve sonuçlarıyla da sevindiren bir tedavi şekli olduğunu söyledi. Toplumda her 7 çiften birinin çocuk sahibi olmakta zorluk nedeniyle doktora başvurduğunu hatırlatan Opr.Dr. Özçimen, şöyle konuştu: “Bu çiftlerden bazıları yumurtlama takibi ve aşılama yöntemleri ile sonuca ulaşırken diğerlerinde tüp bebek tedavisi gerekmektedir. Tüp bebek tedavisi kısaca kadının yumurtası ve erkeğin sperminin laboratuvar ortamında karşılaştırılması ve oluşan embriyonun anne rahmine transferi işlemidir. 1978’de ilk tüp bebeğin doğumundan sonra birçok çifte tedavi kapısı açılmıştır. Mikroenjeksiyon yönteminin bulunup geliştirilmesi ile özellikle erkek kısırlığında çağ atlanmıştır. Günümüze kadar milyonlarca bebek bu tedavilerin başarısıyla dünyaya gelmiştir. Üremeye yardımcı tedavi yöntemleri uygulanmaya başlandığından beri tedavi protokolleri, kullanılan ilaçlar, embriyoloji laboratuvar ortamları ve kullanılan araç gereçler yıllardır değişmiş ve gelişmiştir. Oldukça hızlı gelişim gözlenen bu alanda en önemli amaç yüksek gebelik oranlarına ulaşmak olmuştur.”“YENİ TEDAVİ YÖNTEMLERİ”Opr. Dr. Özçimen, tüp bebek tedavisinde yeni yöntemlerin ortaya çıkmasıyla hem sürenin hem de tedavi maliyetlerinin azaldığını kaydetti. Tüp bebek tedavisinin maddi açıdan çiftleri düşündüren bir tedavi şekli olduğunu anlatan Özçimen, sözlerini şöyle sürdürdü:"Bu tedavi metotları çok iyi eğitim almış tıbbi personel ve son derece modern tıbbi cihazlar gerektirmektedir. Kullanılan tüm tıbbi cihaz ve sarf malzemelerinin hemen tümü ithal edilmekte ve bunlar oldukça pahalı olmaktadır. Ayrıca kullanılan malzemelerin çoğu tek kullanımlık olup işlem sonrası atılmakta ve yeniden kullanılmamaktadır. Aynı zamanda tedavi esnasında kullanılan ilaçlarda maliyete etki yapmaktadır. Günümüzde daha yeni ve kolay uygulanabilir ilaçlar üretilmeye başlanmıştır. Bunun sonucunda hasta dostu tedaviler ortaya çıkmıştır. Eskiden 45 güne kadar uzayan ve fazla miktarda ilaç kullanılması gereken siklus var iken yeni tedavi yöntemleri ile 10 gün süren ve çok daha az miktarda ilaç kullanımı gerektiren tedaviler ön plana çıkmıştır. Kişiye özel tedavilerdeki amaç daha iyi kalitede yumurta geliştirip gebelik oranını artırmak ve bazı hastalarda gözlenen yumurtalıkların aşırı uyarılması ile sonuçlanan yan etkilerden kaçınmaktır. Tedavi protokollerindeki bu değişim sonucunda daha az ilaç kullanıldığı için maliyet azalmaktadır. Aynı zamanda tedavi süresinin daha kısa süreli olması ve daha az hastane ziyareti bu düşük maliyete katkı sağlamaktadır.”“AVRUPA’YA GÖRE TEDAVİ MASRAFLARI DAHA AZ”Amerika ve Avrupa ile karşılaştırıldığında Türkiye’de çok daha uygun maliyette ve aynı başarı oranlarında tedaviler gerçekleştirildiğini söyleyen Opr. Dr. Özçimen, sözlerini şöyle tamamladı: “Tedavi süresinin (yaklaşık 10-15 gün) kısalması yurt dışından fazla sayıda insanın merkezlerimize başvurusunu açıklamaktadır. Tatil döneminde tedaviye başlayacak hastalarımıza önerilerimiz daha önceden internet ya da telefon yoluyla bize ulaşmaları ve gereken tetkiklerini tamamlamalarıdır. Tüm çocuk sahibi olmak isteyen çiftlere bizlerin de vesile olmasıyla hayallerinin gerçekleşmesini dileriz.”