Yargıda Değişim: 2024 Yılı Adli ve İdari Yargı Ana Kararnamesi'nin Beklenen Etkileri

2024 Yılı Adli ve İdari Yargı Ana Kararnamesi'nde birçok ilin başsavcısı değişirken, Yargı içinde "FETÖ temizliği" gündemde.

Yargı dünyasında herkesin dikkati, 14 Haziran'da duyurulması beklenen 2024 Yılı Adli ve İdari Yargı Ana Kararnamesi'nde.

Yargı çevrelerinden elde ettiği bilgilere göre, Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Daire üyeleri, kararname taslağının üzerinde çalışmalarını nihayete erdirmeye yaklaşıyor.

Kararname öncesinde Yargıtay üyeliğine 6 ismin atanacağı adayların görüşmelerine ise son hafta başlanacağı bilgisine ulaşıldı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Anayasa Mahkemesi ve Danıştay'ın kararları sonucunda "FETÖ bağlantılı" olduğu iddia edilen bireylerin görevlerine iade edilmesine karşı çıkarak sert tepki göstermişti. Bu durum, kamuoyunda geniş çaplı tartışmalara sebep olmuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Danıştay Beşinci Dairesi'nin FETÖ ile bağlantılı olduğu iddia edilen 450 yargı mensubunun göreve iade kararına sert tepki göstermiş ve bu durum kamuoyunda büyük tartışmalara neden olmuş ve "Bu karara sessiz kalmamız mümkün değil" demiş ve "FETÖ bataklığını kuruttuk ancak sinekleri temizleme işimiz daha devam ediyor" şeklinde konuşmuştu.

Şaibeli Kararlara İmza Atanlar Görevden Alınacak

2024 Yılı Adli ve İdari Yargı Ana Kararnamesi ile geçmişte FETÖ davalarında "şaibeli" kararlara imza atmış aktif yargı mensuplarının ortaya çıkarılacağı ve bu kişilerin görevlerinden alınacağı iddia edildi.

Daha önce Erzincan 2. Asliye Hukuk Mahkemesi hâkimi iken Erzincan Detay adlı haber sitesinin sahibi Hüseyin Adalan'ı Fethullah Gülen’e “FETÖ” diyerek “hakaret” ettiği gerekçesiyle tazminata mahkûm eden hâkim Muharrem Yiğittürk bu karar sonrasında terfi ettirilerek İstanbul’a tayin edilmişti.

Hâkim Muharrem Yiğittürk söz konusu davanın gerekçeli kararında şunları kaydetmişti:

"Davacı Fethullah Gülen hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ‘terör örgütü kurmak ve yönetmek’ suçlaması ile soruşturma yürütüldüğü bilinmektedir. Ne var ki, mahkûmiyet hükmü kesinleşene kadar kişiler yönünden masumiyet esastır. Söz konusu haberlerde, söz konusu olduğu şekilde mutlak ithamların basın özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi olanaksızdır. Dolayısıyla davacı hakkında anılan soruşturmadan dolayı mahkûmiyet kararı verilse dahi ‘FETÖ’ ibaresi kişilik haklarına saldırı niteliği taşıyacaktır." ifadelerinde bulunuldu.

Yiğittürk'ün bu sözleri toplumda tepkilere neden olmuştu.

Diğer yandan FETÖ ile ilişkili veya bağlantılı oldukları tespit edilen yargı mensupları hakkında hazırlanan dosya Hakimler ve Savcılar Kurulu’na iletilmişti. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un onayıyla Hakimler ve Savcılar Kurulu 1. Dairesi tarafından belirlenen yargı mensupları hakkında inceleme başlatıldı.

Gündem Haberleri