Bu yıl 8. düzenlenen zirvede AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz moderatörlüğünde MHP Grup Başkan Vekili Erhan Usta ve CHP Milletvekili Faik Öztrak ile “Sanayi ve Teknoloji Politikaları ve Finans” oturumunda konuşan Altunyaldız yenilikçilik finansmanına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Ziya Altunyaldız ekosistem oluşturulmasının önemine değinerek, “Hiçbir reform, hiçbir yenilik tek başına kalıcı ve etkili sonuçlar doğurmaz. Her reform, duvardaki bir tuğla gibidir. Reformlar, bir bütünlük ve uyum içerisinde olur, birbirini destekler, kamu ve özel sektörü birbirine kenetler ve ortak bir sinerji oluşturabilirse başarılı olur. Ancak bu sayede her bir tuğla, duvara, duvarlar insanların içinde yaşayabileceği evlere dönüşür. Buna ekosistem diyoruz. Ekonomik yapının gelişmesi ve büyümesine yönelik reformlar, ancak güçlü bir ekosistem kurabilirse başarıya ulaşır. Bir yerde kamu kurum ve kuruluşları, sivil toplum örgütleri, firmalar yani kısacası tüm ekonomik ve sosyal aktörler arasındaki bağlar güçlü olursa, işbirliği mükemmel bir şekilde kurulursa o yerde ekosistem de o kadar güçlü olur. Ekosistem güçlü olunca, ekonomik gelişme toplumun tüm kılcallarına kadar yayılır, kuşatıcı, uzun ömürlü ve sürdürülebilir olur. Güçlü bir ekosistem, daha fazla yeni fikirlerin hayata geçirilmesine, daha fazla istihdam oluşturan projelerin hayat bulmasına yardımcı olur” dedi.
“Yatırım miktarı ve yatırım kalitesi büyüme oranını belirler”
Bilimsel çalışmaların finansal gelişmişlik düzeyinin, ekonomik büyüme ve gelişmeyi etkilediğini ifade eden Altunyaldız, finansal sistemi gelişmiş olan ülkelerin; tasarrufları arttırmada, riski çeşitlendirmede, şirketleri taramada ve onların faaliyetlerini izlemede daha başarılı oldukları için AR-GE ve inovasyon odaklı şirketlere daha fazla dış finansman sağlayarak ekonomik büyümeyi desteklediğini söyledi. Yatırımların miktarının ve kalitesinin ülkenin büyüme oranlarını belirlediğini ifade eden Altunyaldız, Türkiye’de finans kesiminin yüzde 90’ını ticari bankacılığın oluşturduğunu vurguladı. Altunyaldız bankaların tabiatları itibariyle kısa vadeli kredilere yoğunlaştığını, bu da bankaların daha çok şirketlerin işletme sermayeleri ve tüketici kesime kredi sağladıkları manasına geldiğini söyledi. Bankacılık kesiminin tüm dünyada teminat bazlı çalışması, ileriye dönük riskli nakit akımları projeksiyonları bazında fonlama yapamaması nedenleriyle, sektörel olarak yeni teknolojiler ve şirketleri yeterince fonlayamadığını ve bu nedenlerle yatırım miktarının istenilen seviyede olmadığını vurgulayan Altunyaldız, tüm bu unsurların yatırımların kalitesi konusuna işaret ettiğini belirtti. Bu kapsamda AR-GE, inovasyon ve girişimcilik odaklı yatırımların ön plana çıktığını ifade eden Altunyaldız, yenilikçilik yatırımlarının finansmanında Melek Yatırımcılık, Risk Sermayesi, Girişimcilik Sermayesi gibi yeni nesil araçlarının önemini vurguladı.
“Yenilikçilik finansmanı araçlarının yasal altyapısı hazır”
Yenilikçilik finansmanı araçlarının yasal altyapılarının hazır olduğunu belirten Altunyaldız bu araçların daha aktif kullanımı için toplumda bu kültürün oluşturulmasının önemli olduğunu vurguladı. Melek Yatırımcılık, Risk ve Girişim Sermayeleri uygulamaları ile ülkemizde birçok start-up’ın hayat bulduğunu söyleyen Altunyaldız, dünyadaki başarılı uygulama örneklerinin incelenerek ülkemizde de bu araçların kullanımının artırılmasına yönelik çalışmalar yürüttüklerini belirtti. Risk ve Girişim Sermayesinde yüzde 75 ile en çok vergi desteği veren ülke olduğunu vurgulayan Altunyaldız, Bireysel Katılım Sermayesi Sitemini hayata geçiren 3. ülke olduğunu belirtti. Altunyaldız şöyle devam etti:
“1975-2001 döneminde 27 yılda toplam 14 milyar dolar uluslararası doğrudan yatırım çeken Türkiye, 15 yıllık bir süreyi kapsayan 2002-2017 döneminde ise, toplam 185,5 milyar dolar yatırım çekerek önemli bir atılım gerçekleştirmiştir. Bundan sonra doğrudan yabancı yatırımlar konusunda daha seçici davranarak AR-GE ve inovasyon yoğun çalışan çokuluslu şirketleri ülkeye çekecek politikaları hayata geçireceğiz.”
“Girişimcilik ekosistemi oluşturma çalışmalarımız hızla devam ediyor”
Altunyaldız, “Girişimcilik ekosisteminin dünyadaki en başarılı örneklerinden olan Silikon Vadisinde Bilgi ve Teknoloji Komisyonu, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve TÜBİTAK yetkililerince yerinde incelemelerde bulunduk, akabinde Fransa’da Lille ve Paris Sacley bölgelerine çalışma ziyareti gerçekleştirdik. Bunların dışında dünyadaki diğer başarılı örnekleri de inceliyoruz. Geçtiğimiz günlerde ülkemizdeki ilk Teknokent’lerden ODTÜ Teknokent ve İstanbul Teknik Üniversitesi Arı Teknokent’i de ziyaret ettik. Hükümetlerimizin son 14 yılda hayata geçirdiği politika ve reformlarla ülkemizin bu alanda geldiği nokta oldukça heyecan verici. Kitle Fonlaması düzenlemesi Meclisimize sevk edildi. Kalkınma Bankacılığının uzun vadeli AR-GE, inovasyon ve girişimcilik yatırımlarının finanse etmesine yönelik dönüşümü çalışmalarına devam ediyoruz. Amacımız ülkemizin temel dinamiklerine uygun, özgün bir girişimcilik ekosistemi oluşturmak. Önümüzdeki dönem bu alandaki çalışmalarımızı yoğunlaştıracağız” diye konuştu.