Saadet Partisi Genel Merkezi Açıklama yaptı

Saadet Partisi Genel Merkezinden Açıklama

Değerli teşkilat mensuplarımız, il, ilçe başkan ve yönetim kurulu üyelerimiz, delegelerimiz,

11 Temmuz 2010 Pazar günü "Kongreden İktidara" sloganıyla yaptığımız Büyük Kongremiz, yazın en sıcak günlerinde olmasına rağmen, çok muhteşem bir kalabalık ve coşkuyla gerçekleşmiştir.

Öncelikle, yurdun dört bir yanından gelerek bu muazzam tabloyu gerçekleştiren bütün dava kardeşlerimize, şükranlarımızı sunarız.

Kongremizle ilgili olarak, Genel Başkanımız, 13 Temmuzda, bir basın toplantısı yapmıştı. Ancak gelişmelerden dolayı, yeni bir açıklama yapılması, gereği hissedilmiştir.

Kongremiz iki listeli olarak gerçekleşmiştir. İki listenin çıkmış olması kırgınlık vesilesi yapılmamalıdır.

Bir büyük kongreye giderken olması gereken, Genel Başkanʹın gerekli istişareleri tamamladıktan sonra, listesini yapıp, delegelerin onayına sunmasıdır.

Genel Başkanımız, başta bütün il başkanlarımız olmak üzere, davamızın mensubu ve sempatizanı pek çok şahıs ve kuruluşlarla istişarelerini, geniş platformda gerçekleştirmiştir.

Değişmeden yenilenmek ve tasfiye değil takviye anlayışıyla oluşturulmaya çalışılan ve önümüzdeki ilk seçimde partimizi iktidara taşıması beklenen bu liste çalışması esnasında, pek tabiidir ki, bu davanın kurucusu Muhterem Erbakan Hocamızla ve ayrıca Yüksek İstişare Kurulumuzdaki değerli ağabeylerimizle de konu uzun uzun müzakere edilmiş ve bir mutabakat aranmıştır. Ancak yayılmaya çalışılan yanlış bilgilerin aksine, maalesef herhangi bir mutabakat sağlanamamıştır. Zaten bir mutabakat olsaydı, mutabakattan niçin vazgeçilsin di ki?

Müzakerelerin başından beri, iki hususta, görüşümüzü açıkça ortaya koyduk. Birincisi, Yüksek İstişare Kuruluʹnda olan ağabeylerimizin, sadece bu kurulda olmaları ve kendilerinden böylece istifade etmemiz konusudur. İkincisi de, 40 yıllık Milli Görüş partilerinin tamamında olduğu gibi, 8-10 il başkanımızın bölgelerini temsilen listede olmalarıdır. Ne olmuştur ki, 40 yıldır devam eden bu doğru uygulamaya şimdi ısrarla Yüksek istişare Kurulu üyelerimiz tarafından karşı çıkılmaktadır. Kaldı ki, GİKʹin ve teşkilatların verimli çalışması için, bunda fayda olduğu görüşümüzün de, dikkate alınması gerekir.

Her makul düşünenin kabul edeceği, bir gerçek de, şudur. Böyle bir çalışma için, en etkili istişare, Partimizin Yüksek İstişare Kuruluʹyla yapılmalıdır. Ancak buradaki görüşleri aldıktan sonra listeye son şeklini vermesi gereken Genel Başkanʹdır. Aksi bir uygulama kamuoyunda da kabul görmeyecektir.

Sonuç olarak bütün istişareler dikkate alınarak hazırlanan liste, Yüksek İstişare Kurulumuza da bildirilmiştir. Ancak kongre esnasında beklenmedik bir şekilde, yeşil listenin 5 imzayla divan başkanlığına verildiği üzülerek görülmüştür. Bunun üzerine, Beyaz listeden olabilecek istifalar düşünülerek, son anda, yeni bir takım düzeltmeler yapılması yoluna, zorunlu olarak gidilmiş ve böylece liste verilmiştir.

İki liste arasındaki temel fark, siyasi ve fikri ayrılık değil, yönetim tarzı farkıdır ve Yüksek İstişare Kurulu üyelerimizin ve il başkanlarının listede olup olmamasıdır. Halbuki tüzük değişikliğiyle de, Yüksek İstişare Kurulundaki ağabeylerimizin, her türlü fikri desteklerinden istifade edilecek bir zemin hazırlanmıştır. Bu davaya hizmet için, illaki GİKʹte yer almak şart mıdır?

Sorumlu mevkilerdeki bizlere düşen karşılıklı görev, istişarelerin dikkate alınması yanında, Genel Başkanlık Makamıʹnın bir vesayet görüntüsü altına, yönetilen, sadece emredileni yapan bir algının içine sokulmamasıdır. Bu, hiçbir şekilde partimizin ve davamızın faydasına değildir.

Böyle bir günde iki liste konusunu bahane ederek, partimizi yeniden olağanüstü kongreye götürme girişimleri ve bunun için delegelerimizden imza toplama çalışmasını, son derece yanlış buluyoruz. Girişimin, ilave kırgınlık, küskünlük ve bölünmelere neden olacağından endişe etmekteyiz. Bu da, davamıza önemli ölçüde zarar verecektir.

Bu kongreyle bütün teşkilat mensuplarımız ileriye bakmalı, ilk seçimlerde meclise girecek, iktidara getirecek şekilde oluşan ivmenin artırılması ve hızlandırılması gayretlerinin içinde olmalıdır.

Saygıyla teşkilatlarımızın dikkatine sunarız.

Allah yolumuzu açık etsin.