Yüzde Elli verdi Erbakan, Sıra sende Erdoğan
Yayınlanma:
Saadet Partisinden yapılan açıklamada , Memurların meydanlarda yaptığı eylemlerde Erbakan vari beklenti içerisinde olduğunu ve Yabancılara Toprak Satışını ‘Toprak Kayıyor’ olarak değerlendirdi.
Saadet Partisi Karaman İl Yönetimi, Memur zammı ve Yabancılara Toprak Satışı ile ilgi yaptığı yazılı açıklamada; ‘Erbakan vari bir beklenti var ve Toprak Kayıyor’ vurgusunu yaptı. Saadet Partisinden yapılan açıklama da; “Ekonomimizin dikiş tutmadığını, milletimizin başlangıçta anlam veremediği, iyiye doğru gidiyor görüntüsünde, yalancı bahar etkisi oluşturan Derviş-Fischer sömürü modelinin iflas ettiğini görmekteyiz. Bunun en büyük kanıtı; hükümetin en son vermiş olduğu komik zamma, tepki gösteren memurlarımızdır. Esen gürleyen Başbakan, Kasımpaşalı Başbakan yaptığı açıklamada, maalesef ‘Hesaplar yapıldı, yoksa Yunanistan gibi oluruz’ ifadesiyle aslında ekonomimizin iyi yolda olmadığı itirafında bulunmuştur.
1 Mayıs işçi bayramında, biz Milli Görüşçüleri duygulandıran, en anlamlı sinyal ve mesaj, Memurlarımızın şu sloganı olmuştur ‘Yüzde Elli verdi Erbakan, Sıra sende Recep Tayyip Erdoğan’ . Şimdi yine meydanlarda olan Memurlarımız ‘Erbakan vari’ beklenti içerisinde aynı sloganı söylüyorlar.
Denilebilir ki; Sayın Başbakanın ifadesiyle ‘bekara karı boşamak kolay’ , Saadet Partisi iktidarda olsaydı Memurların zam talebini memnuniyet sağlayacak şekilde nasıl hallederdi?
54. Hükümette olduğu gibi sömürü muslukların kısıp, halka doğru akıtarak sadece memura değil, emekliye, işçiye hakkını vererek ekonomide canlılık sağlardık. Bunu sadece Saadet Partisi yapabilir. Piyasada para sıkıntısı hat safhada insanımız para bulabilmek için bankalara kredi talebinde bulunuyor. Bankalar, olmayan parayı bilgisayara yazmak suretiyle hayali para basarak kredi talebini karşılamış oluyorlar. Peki krediyi alan kişinin eline para nasıl geçiyor? Olan gerçek paradan veriliyor. Para dönüp dolaşıp bankalarda bir havuzda toplanmaktadır. Kısaca BDPS denilen, açılımı ise; Borca Dayalı Para Sistemiyle milletimiz borca esir edilerek gelecekten harcanmaktadır.
Bir diğer mesele, esas üzerinde durulması gereken ve üzerinde durulmaması için büyük çaba sarfedilen, Yabancılara Toprak Satışı konusudur. Geçtiğimiz günlerde hükümet yabancılara toprak satışını 25 dönümden 300 dönüme çıkartan kanunu Meclisten geçirdi. Ayrıca kanunla Bakanlar Kurulu’na bu sınırı 600 dönüme kadar artırma yetkisi verildi.
Ne var bunda yabancılar toprakları sırtına alıp götürecekler mi? Diyemeyiz, neden diyemeyiz? Sırtına alıp götürmek için toprak satın almıyorlar, buraya yerleşmeye geliyorlar. Sevr antlaşmasını gerçekleştirmek için, bir tek kurşun atmadan, yumuşak yoldan hallederek yapmak istiyorlar. Bunun için bizi açlık ve fakirlik seviyesinin altında maaşlara mahkum ediyorlar, işsiz bırakıyorlar, borca esir ediyorlar. Elimizdeki arazileri ele geçirmek için Parayı kısıt haline getirerek bankalara borçlandırıyorlar. Bankaların yüzde 60-70 nin yabancıların elinde olduğunu ve gayri menkul zengini olduğunu ele alırsak Merhum Erbakan Hocamızın hayattayken ‘Toprak Kayıyor, Toprak Kayıyor’ ifadesinin doğruluğunu anlamış oluruz.
Yine; Ne var kardeşim bunda bizimkilerde gidiyor yabancı ülkelerden alıyorlar, denildiği zaman hiçbir ülke arazisini satmıyor Türk bayraklı ,Yabancı bayraklı tapu vermiyorlar. Yabancı ülkelerdeki bizim vatandaşlarımız ev sahibi oluyorlar ama binanın arsasını tapusunu vermiyorlar sadece binanın kullanım hakkını veriyorlar. Hatta kliseler açılıyor dediğimiz zaman, bizde yabancı ülkelerde camilerimiz var elbette onların klisesi olacak deniliyor. İyide camiler hayırsever vatandaşların
cebindeki parayla yapılıyor yani para bizden çıkıyor, kliseler ise hükümet tarafından yapılıyor örneğin; Karamanda Hristiyan varmıki klise yapılsın.
Unutmamalıyız ki, İsrail devleti Filistin topraklarını satın alarak kuruldu. Zamanın Osmanlı padişahı Abdülhamit’ten yahudiler toprak satın almak istediler. Abdülhamit ‘Kanla sulanan vatan toprağı satılmaz ‘ diyerek yahudilere toprak satmamıştır. Abdülhamit han 1909 da tahtan indirilir ve ardından öğrencileri iktidara getirilir. İttihat Terakki nin ilk icraatı Filistin’de toprak satışıyla ile ilgili yasağı kaldırmak olur. Küçük İsrail’in kuruluşunun adımları böylece atılır. Küçük İsrail’in kuruluşu Abdülhamit’in öğrencileri kullanılarak yapılmıştır. Şimdi ise Büyük İsrail’in kurulma adımlarının atıldığı bu zamanda; Erbakan Hoca’nın eski öğrencileri kullanılarak yapılmak isteniyor” ifadesinde bulunuldu.
Siyaset