YUSUF ÜNALAN ELEŞTİRİLERE DEVAM ETTİ.

Türkiye Cumhuriyeti Devletinin 81 ilinden bir tanesiyiz. Ama kendi kendimizi inkâr edercesine bir türlü organize bir gelişim içine giremiyoruz. Bu yeteneğimiz ve enerjimiz olmasına rağmen günü birlik kısa vadeli bir sonuca ulaşmayan ve ulaşamayacak olan içi bomboş projelerle uğraşıyoruz. İnanın biz bu değiliz ve olmamalıyız.

Alnımız terlemeden, uykusuz kalmadan ve emek sarf etmeden de bir gelişme içinde olamayacağımız maalesef çok acıda olsa bir gerçektir. Sinerjimiz ve enerjimiz gelişme ve ilerleme bağlamında müsait olsa da ellerin taşın altına koyulması konusunda hala bir birlikteliğimiz yok ve olmayacak gibi görünüyor. Görünen köy kılavuz istemez diye atalarımız boş yere söylememişlerdir. Biz hala ağustos böceği gibi şarkı söylüyoruz, gerçi yetenek sizsiniz ve var mısın yok musun gibi programlarla beyni meşgul edilen insanlarımız belki de ağustos böceğinin yarın bir gün şöhret olarak büyük maddi kazançlar içinde olacağını hayal edebilirler.

Kısa yoldan zengin olma hayalleri içinde olan birçok insan gibi atalet içinde adam sendecilik tarzında yaşamlar süregelip geçer gider. Bu vatanın her karış toprağının ne şartlarda kazanıldığını unutmayalım asla unutmayalım. Makam ve mevkiiler her zaman gelip geçicidir. Değerlerimizi yaşatmayı ve bunları gelecek olan yeni nesile aktarmasını da bilelim.

Gençlik geleceğin teminatı, gençlik hayatın anlamı ve gençlik yozlaşmaya ve bozulmaya karşı en önemli silahımız değil midir? Enerji onlarda güç onlarda ve en önemlisi cesaret onlardadır. Kendini gerçek anlamda doğru yönde geliştiren gençlerimiz geleceğimizin garantileridir. Zaman öylesine çabuk gelip geçiyor ki kıymetini bilelim ve zamanımızı gençlere ayıralım ve önlerini açalım. Zira ne ekersek onu biçeriz. Bu nedenle bu zamanda rüzgâr ekmenin bir anlamı yok sonra fırtına olarak bize dönerse iş işten geçmiş olur ve çözümü olmaz.

Geleceğimiz olan genç neslin zeki, çevik ve ahlaklı yetişmesi için biz taşın altına elimizi değil başımızı koyduk. Bu yolda başımız da ezilse elbet o gençler büyüdüklerinde ahde vefa göstereceklerdir. Mücadelemiz gençler için mücadelemiz gelecek için mücadelemiz bu gençlerin daha iyi şartlarda spor yaparak kendilerini geliştirmeleri içindir.

1.Amatör kümenin sonuna doğru yaklaşmaktayız. Çok güzel bir şampiyonluk mücadelesi yaşanıyor.3-4 takım şampiyon olabilme adına amansız centilmence bir mücadele içindeler. Kimin hakkı ise bu yıl şampiyonluk ona nasip olur inşallah. Gençler ligi mi? O konuya değinmek için paragraf başı yapmalıyım çok ayrı bir konu ve çok büyük sorunları var.

Geçmiş yıllarda gençler liginin 8-10 takımla oynandığı dönemlere şahit olduk. Zaman geçtikçe daha iyiye doğru bir gidiş olabileceği yanılgısına girmişiz. Bırakın gelişip ilerlemeyi yerinde saymış olsa bir nebze olsu kendimizi avutacak bir durum resmi çizebilirdik. Maalesef bırakın yerinde saymayı iskele alabanda tam yol geri… Lige katılacak takım sayısı konu mankenlerini de sayarsak 5 i buluyor. Sebebi mi? onu hiç sormayın… Soruyor musunuz? Madem çok ısrar ediyorsunuz ben de dayanamıyorum artık açıklamak istiyorum. Hatta aşağıya sıralayayım da herkes kendine ait olanı alsın tabi o incelik ve anlayış içinde olma büyüklüğünü gösterirlerse… Yoksa ben sadece yazmakla siz de okumakla kalırsınız…

* Neden o makamda olduğunun farkında olmayan sözüm ona İdareciler..

* Yapılan toplantıların ve destek sözlerinin içinin bomboş çıkması…

* İşgal edilen koltuklar ve icraatları olmayan spor yöneticileri…

* Zamanını ve enerjisini aslen gençlere ve spora harcaması gerekenlerin mevcut durumu..

* Adam sendecilik benden önce kim ne yapmış ki? Düşünceleri

İşte böyle değerli dostlarım biz başımızı koyduk bu taşın altına dedik bir kere; ezilene kadar da sözümüz özümüzdür.