Konya Ovasında Kışın Bereketi Görülmeye Başlandı
Konya’nın görülmedik bir kar yağışıyla karşılaştığını ifade eden Meram Merkez Ziraat Odası Başkanı Ali Ataiyibiner, bu kar yağışının hem çimlenmemiş olan hububat tohumlarının çimlenmesi açısından hem de en önemli unsur olan toprağın ihtiyacı olan suyun karşılanması açısından bereketi bol bir kış ayını yaşattığını söyledi. Nisan ve mayıs aylarının da yağmurla devam etmesinin ayrı bir öneme sahip olduğunu belirten Başkan Ataiyibiner, “Konya bölgesinde bölgelere göre değişmek kaydıyla yüzde 20 veya 30 çimlenme oranının tohum düşüklüğü, kar yağışının arkasından gelen yağışlarla birlikte tohum kardeşleşmesi ile telafi edildi. Bu kardeşleşmenin arkasından ürünün istediği su ihtiyacı da nisan ve mayıs aylarında tamamen olumlu bir şekilde gerçekleşti. Ürün, istediği suyu Konya Ovası’nın bölgelerinde hemen hemen hepsinde mevsim normallerinin üzerinde olarak aldı” dedi.
“Bu yıl rekolte yaklaşık 2 milyon tonun üzerinde”
Başkan Ataiyibiner, Konya Ovası’ndaki rekolte hakkında da bilgi vererek, “Tuz Gölü Havzası denilen Cihanbeyli, Kulu ve Emirgazi’nin bir kısmı olan platoda istediğimiz yağışları alamadığımızdan dolayı o bölgede yaklaşık yıllık ürün rekoltesi 150-300 kilogram olan ürün rekoltesini ancak yakalayabildik. Diğer bölgelerimizde ise 300-400 kilogram arasında dekarda verim alınarak uzun yıllarının ortalamasının üzerinde bir rekolteyle inşallah bu yıl Konya çiftçisinin emeği olan hububat rekoltesi gerçekleşmiş olacak. Türkiye üretiminin yaklaşık yüzde 10’u olarak 2 milyon ton rekolteyle uzun yıllar ortalamamız bulunmakta. Bu yıl da 2 milyon tonun üzerinde yaklaşık 2 milyon 300 bin ton olma ihtimali çok yüksek, hatta bu rakamı geçebilir” diye konuştu.
“Sulama takviyeleriyle bölgemizde ürünlerin hasada hazırlanması söz konusu olacak”
"Bu yılki kar yağışının öncesinde yağmur yağışının olmaması, özellikle ekim, kasım ayında bizim için olmazsa olmaz bu iki çok hassas aydır" diyen Meram Merkez Ziraat Odası Başkanı Ali Ataiyibiner, "Yüzde 70’i kuru olan hububat ekiminin, yaklaşık 8 milyon dekar alanda ekim yapılan alanların yüzde 70’inin kuru olduğunu ifade edersek, 5 milyon dekar arazi veya 6 milyon dekar arazinin kuru tarım yapılmasıyla ilgili rekolteyi yüzde 100 etkileyebilecek bir fonksiyona sahip. İşte bu yıl da aynısı oldu diyemeyiz ama aynısına yakın oldu. İnşallah şu anda rekolte olarak yıllık ortalamanın üzerinde bir rekolte bekliyoruz. Bunu az önce belirttiğimiz gibi kar yağışına, kar yağışından sonraki mevsimsel dağılımı çok güzel olan yağmur yağışına borçluyuz. Sadece kar yağışı bizim işimizi çözmüyor. Hububat ve yeşil ürünlerde, kar yağışı belli bir dönemde yağıp eridiğinden dolayı, artık mayıs aylarının sonuna kadar mevsimsel olarak dağılan yağış, iklim ılımanlığı da önemli. Çok aşırı sıcaklar, çok fazla yağışı buharlaşmayla beraber bertaraf edebiliyor. Tabii bunun etkisi çok kısa bir dönem ürünün üzerine yansıyor ve sıcakla birlikte ters tepki yaparak bitkinin strese girmesini sağlıyor. İşte bunlar hep aynı orantılarda devam ettiği zaman, bu yıl gibi bereketli bir yılı yaşamamıza neden oluyor. Nisan ve mayıs ayında aralıksız olarak devam eden yağışlarla ürünler gelişmesini iyi şartlarda tamamladı. Bundan sonra da ağustos ve eylül ortasına kadar sıcak iklim devam edecek. Sulama takviyeleriyle bölgemizde ürünlerin hasada hazırlanması söz konusu olacak. Yer üstü sularının takviyesine bölgemizdeki sulanabilir arazilerin altın değerindeki toprağın bir an önce dış havzalardan getirilecek KOP ve DSİ’nin çalışmış olduğu proje aşamasında olan suya bölge çiftçisinin acil ihtiyacı var. Bölge çiftçisinin üretebilmesi ve ülke ekonomisine katkıda bulunabilmesi için en önemli unsur su. Çünkü su var, hayat var. Su var, tarım var. Su olmadan hiçbir şey olmuyor" ifadelerini kullandı.