Aşının ilk mağduru yoğun bakımda
Yayınlanma:
Domuz gribi aşısının gripten daha tehlikeli olduğu ispatlandı.
Dün sabah ilçe devlet hastanesinde domuz gribi aşısı olduğu öğrenilen 20 yaşındaki hemşire Şeyda Kartal, akşam saatlerinde fenalaştı.
Gün boyunca vücudunda kaşınmalar olan ve çarpıntısı artan Kartal, akşam saatlerinde çalıştığı hastaneye getirildi. Fenalaştığı öğrenilen Şeyda Kartal, ileri tetkik için Bursaʹdaki Çekirge Devlet Hastanesiʹne kaldırıldı.
AŞIYA ALERJİSİ OLUP OLMADIĞI ARAŞTIRILIYOR
Kartalʹın burada yoğun bakımda tedavi altına alındığı öğrenilirken, yetkililer hemşirenin aşıya karşı alerjisinin olup olmadığının araştırıldığını söyledi.
Aşı, domuz gribinden daha tehlikeli!
Domuz gribi aşısının gripten daha tehlikeli olduğu ispatlandı. İngiltere ve ABD Sağlık Bakanlığı’na konuyla ilgili sunulan rapor ele geçirdi. İşte o çarpıcı rapor…
Kemal Özer / TİMETURK
İngiltere Toplum Bilimi Enstitüsü (ISIS) tarafından hazırlanarak İngiltere Sağlık Ofisi Başkanı Liam Donaldson ve ABD Gıda ve İlaç Yönetimi Başkanlığı’na ileten raporda domuz gribi aşısı ile ilgili çok çarpıcı bilgilere yer verildi.
ISIS Başkanı Dr. Mae-Wan ve yine ISIS genetik umanı Prof. Joe Cummins toplu aşıların, felakete çıkarılan bir davetiye olduğunu söylediler.
Bugüne kadar dünya ve Türkiye’nin gündemini işgal eden domuz gribi aşısı ile ilgili bilgileri Timetürk olarak yakından takip ettik. Şimdi ise İngiltere Toplum Bilimi Enstitüsü (ISIS)’ün raporu sizler için tercüme ettik. İşte o rapor:
Domuz gribi virüsü, 2009ʹun Nisan ayında Meksika ve ABD’de bir domuz gribi patlak verdi. Virüs, hızlı bir şekilde insandan insana geçerek bütün dünyaya yayıldı. Mayıs ayında yapılan tetkikler ve gözlemler gösterdi ki yeni bir tip virüs olan A H1N1 virüsü, var olan hiç bir virüse benzememekte ve önceki virüslerden çok farklı.
Kaynağı Kuzey Amerika ve Avrasya olan kuş, insan ve domuz gribi virüslerin yayılım aşamalarının da çok karmaşık. Bu karmaşa da akla farklı soruları getiriyor. Avustralya’da yaşayan bir virolojist (virus uzmanı) yaptığı basın açıklamasında, virüsün bir laboratuarda oluşturulmuş olabileceğine dikkat çekiyor ve daha korkunç olanı açıklamanın devamında; Bu virüsü kaza ile dışarıya yaymış olabilirler. Bazı analistler ise, bu virüsün biyokimyasal bir silah olarak kasıtlı bir şekilde doğaya bırakıldığına işaret ediyor.
Ama şu an endişe edilen nokta bu virüslerden birçok ülkenin halkına uyguladığı toplu aşı programları nedeniyle bu programlar domuz gribini önlemekten çok, hastayı daha kötü durumlara sokabilir.
WATCHDOG, OKUL ÇOCUKLARINA YAPILAN AŞILARA KARŞI ÇIKIYOR
ABD hükümeti Eylül’de okulların açılması ile beraber bütün öğrencilere aşı yapılmasını planlıyor. Ancak Ulusal Aşı Bilgi Merkezi ( NVIC ) Obamaʹya bu sürecin güvenirliğinin sorgulanması çağrısı yaparak, güvenli görüntüleme, kaydetme, inceleme, raporlama ve enjeksiyon hazırlığı güçlü mekanizma ile hazırlandıktan sonra tedbirli bir şekilde sürece girilmesi gerektiğini ekledi.
ABD Sağlık Bakanlığı Nisan ayında patlak veren domuz gribi virüsünden hemen sonra ulusal acil durum ilan etti. Sonuç olarak okullar kapandı. İnsanlar karantinaya alındı. İlaç şirketleri ile Yiyecek ve İlaç Başkanlığı arasında, acil ilaç sağlamaları için 7 milyar dolarlık anlaşmalar imzalandı. Bu da bu ilaçların birçok öğrenci ile yetişkin üzerinde deneneceği anlamına geliyor.
Dahası, 2001ʹden beri hukuki geçerliliği olan federal yasaya göre, insanların virüs kapma olasılığı olduğu takdirde ülkede acil durum ilan edilmişse ilaç şirketleri ve sağlık kurumları Amerikalılara bu deneysel aşıları yapmakta serbesttir ve izinlidir. Amerika Sağlık ve İnsan Kaynakları Sekreteri Kathleen Sebelius; “Aşı yapanları yaptıkları aşıdan ötürü doğacak herhangi bir sorumluluktan azat eden her türlü yasa çıkarılmış durumda. Bazı eyaletler aşıyı yasa ile zaruri hale getirebilirler” diyor.
NVIC, aşı uygulaması sırasında yöntemlerin doğru uygulanıp uygulanmayacağını da soruyor. Rapora göre yöntemler şu şekilde sıralanıyor:
1- Çocuklara aşı vurulmadan önce Anne ve Babaʹyı aşının ne olduğuna dair, faydaları ve riskleri açısından bilgilendirme.
2- Hangi çocuğa hangi aşının veya ilacın verildiğini kayıt altına alma ve bunu yaparken ilaç firmasını ve ilaç kayıt numarasını alma.
3- Çocuğa o güne dek yapılmış aşıları tespit etme.
4- Aşıdan sonra oluşan ciddi sağlık sorunlarını kayıt ve gözetim altına alma.
NVIC, ayrıca çocukların anne babalarının aşı hakkında bilgilendirildikten sonra aşının yapılıp yapılmayacağına dair kararın yine onlara bırakılmasını istiyor.
WHO VE TOPLU AŞI
Toplu aşı düzeni Dünya Sağlık Örgütünün (WHO) 2009 Temmuz ayında hastalığın durdurulamaz olduğunu fark etmeleri üzerine uygulanmaya başlanmıştır. Ancak burada yanıltıcı taraf, bu aşıların domuz gribi aşısı olduğunda çok tehlikeli olmaları ve çoğu zaman işe yaramamalarıdır.
GRİP AŞILARI ETKİSİZ VE ASTIM HASTALIĞI RİSKİNİ ARTTIRIYOR
Grip aşılarının etkisiz olma sebebi grip virüsünün sürekli kendini yenilemesidir ve en önemlisi bu virüse karşı yapılan aşı asla sürekli bir bağışıklık kazandırmamakta ve bu yüzden aşı her yıl sürekli tekrarlanmak zorundadır. Aşı maddeleri ise hazırlanması çok güç olan maddelerdir ve laboratuar şartlarında bazıları hazırlanamayabilir bile.
Birçok araştırma grip aşılarının ya çok az koruma sağladığını ya da hiç sağlamadığını, bu yüzden domuz gribi aşısından da bir şey beklemenin mantıklı olmayacağını gösteriyor.
294.000 öğrenci üzerinde yapılan 51 farklı araştırma, iki yıldan yaş almış öğrencilerde, zayıflatılmış virüsten yapılan buruna sıkılan ilaçların ve öldürülmüş virüsten yapılan aşıların, hastalıkları yüzde 82 ile yüzde 59 arasında önlediği ortaya çıktı. Öte yandan 800 astım hastası çocuk üzerinde yapılan araştırmaya göre, bu çocuklarda astım hastalığı riski yükseldi. Bu da 2009 da yayınlanan bir rapor ile doğrulandı.
Yetişkinlerde ise bu ilaçlar ve aşıların hiçbir faydası olmadığı gözlemlendi.
GRİP AŞILARINDAKİ ZEHİRLİ MADDELER
Aşıların kendi yapıları bazen çok tehlikeli olabilir. Bu aşılar içerdiği nükleik asit ve virüs kombinasyonu ile bağışıklık hastalıklarına yol açabilirler.
Bu bağışıklık sistemini etkileyen zehirli toksitlerin aşıların katkı maddesi olduğunu biliyor muydunuz? Yüksek dozlarda alındığında bu aşılar uzun süreli bağışıklık hastalıkları, nörolojik hastalıklar, davranışsal bozukluklara yol açabilir. Medikal Kurumu çocukların ve hamile kadınların thimerosal den uzak durması gerektiğini söylerken, aşılar 25 mikrogram thimerosali zaten içeriyor.
DOMUZ GRİBİ SENDROMU ÇOĞU ZAMAN FARK EDİLMEZ
22 Temmuz 2009ʹdan veri, toplam 40.617 grip vakası ABD de görüldü ve bunların 319ʹu ölümle sonuçlandı. İngiltere ise Avrupa’da en çok etkilenen ülkeler arasında. Yaklaşık 100.000 grip vakası ve 30 ölümcül sonuç. İngiltere sağlık birimleri 65.000 ölüm beklerken bunun günde 350 tane olacağını tahmin ediyorlar. Toplu aşı içinse henüz plan yapılmış değil. Ancak İngiltere’de hükümet 195 milyon doz aşı sipariş etmiş durumda.
Grip mikrobunu kapmamanın veya bulaştırmamanın doğal yöntemleri ne de değinilmiş. Sürekli el yıkama. Bir kere kullanılmak üzere temiz kâğıt mendil kullanma, gereksiz davranışlarda bulunmama, okulların açılmasını erteleme, bol bol spor yapma ve bağışıklık sistemini güçlü tutmak için elinden geldiğince D vitaminli gıdalar alma.
Kemal Özer / TİMETURK
İngiltere Toplum Bilimi Enstitüsü (ISIS) tarafından hazırlanarak İngiltere Sağlık Ofisi Başkanı Liam Donaldson ve ABD Gıda ve İlaç Yönetimi Başkanlığı’na ileten raporda domuz gribi aşısı ile ilgili çok çarpıcı bilgilere yer verildi.
ISIS Başkanı Dr. Mae-Wan ve yine ISIS genetik umanı Prof. Joe Cummins toplu aşıların, felakete çıkarılan bir davetiye olduğunu söylediler.
Bugüne kadar dünya ve Türkiye’nin gündemini işgal eden domuz gribi aşısı ile ilgili bilgileri Timetürk olarak yakından takip ettik. Şimdi ise İngiltere Toplum Bilimi Enstitüsü (ISIS)’ün raporu sizler için tercüme ettik. İşte o rapor:
Domuz gribi virüsü, 2009ʹun Nisan ayında Meksika ve ABD’de bir domuz gribi patlak verdi. Virüs, hızlı bir şekilde insandan insana geçerek bütün dünyaya yayıldı. Mayıs ayında yapılan tetkikler ve gözlemler gösterdi ki yeni bir tip virüs olan A H1N1 virüsü, var olan hiç bir virüse benzememekte ve önceki virüslerden çok farklı.
Kaynağı Kuzey Amerika ve Avrasya olan kuş, insan ve domuz gribi virüslerin yayılım aşamalarının da çok karmaşık. Bu karmaşa da akla farklı soruları getiriyor. Avustralya’da yaşayan bir virolojist (virus uzmanı) yaptığı basın açıklamasında, virüsün bir laboratuarda oluşturulmuş olabileceğine dikkat çekiyor ve daha korkunç olanı açıklamanın devamında; Bu virüsü kaza ile dışarıya yaymış olabilirler. Bazı analistler ise, bu virüsün biyokimyasal bir silah olarak kasıtlı bir şekilde doğaya bırakıldığına işaret ediyor.
Ama şu an endişe edilen nokta bu virüslerden birçok ülkenin halkına uyguladığı toplu aşı programları nedeniyle bu programlar domuz gribini önlemekten çok, hastayı daha kötü durumlara sokabilir.
WATCHDOG, OKUL ÇOCUKLARINA YAPILAN AŞILARA KARŞI ÇIKIYOR
ABD hükümeti Eylül’de okulların açılması ile beraber bütün öğrencilere aşı yapılmasını planlıyor. Ancak Ulusal Aşı Bilgi Merkezi ( NVIC ) Obamaʹya bu sürecin güvenirliğinin sorgulanması çağrısı yaparak, güvenli görüntüleme, kaydetme, inceleme, raporlama ve enjeksiyon hazırlığı güçlü mekanizma ile hazırlandıktan sonra tedbirli bir şekilde sürece girilmesi gerektiğini ekledi.
ABD Sağlık Bakanlığı Nisan ayında patlak veren domuz gribi virüsünden hemen sonra ulusal acil durum ilan etti. Sonuç olarak okullar kapandı. İnsanlar karantinaya alındı. İlaç şirketleri ile Yiyecek ve İlaç Başkanlığı arasında, acil ilaç sağlamaları için 7 milyar dolarlık anlaşmalar imzalandı. Bu da bu ilaçların birçok öğrenci ile yetişkin üzerinde deneneceği anlamına geliyor.
Dahası, 2001ʹden beri hukuki geçerliliği olan federal yasaya göre, insanların virüs kapma olasılığı olduğu takdirde ülkede acil durum ilan edilmişse ilaç şirketleri ve sağlık kurumları Amerikalılara bu deneysel aşıları yapmakta serbesttir ve izinlidir. Amerika Sağlık ve İnsan Kaynakları Sekreteri Kathleen Sebelius; “Aşı yapanları yaptıkları aşıdan ötürü doğacak herhangi bir sorumluluktan azat eden her türlü yasa çıkarılmış durumda. Bazı eyaletler aşıyı yasa ile zaruri hale getirebilirler” diyor.
NVIC, aşı uygulaması sırasında yöntemlerin doğru uygulanıp uygulanmayacağını da soruyor. Rapora göre yöntemler şu şekilde sıralanıyor:
1- Çocuklara aşı vurulmadan önce Anne ve Babaʹyı aşının ne olduğuna dair, faydaları ve riskleri açısından bilgilendirme.
2- Hangi çocuğa hangi aşının veya ilacın verildiğini kayıt altına alma ve bunu yaparken ilaç firmasını ve ilaç kayıt numarasını alma.
3- Çocuğa o güne dek yapılmış aşıları tespit etme.
4- Aşıdan sonra oluşan ciddi sağlık sorunlarını kayıt ve gözetim altına alma.
NVIC, ayrıca çocukların anne babalarının aşı hakkında bilgilendirildikten sonra aşının yapılıp yapılmayacağına dair kararın yine onlara bırakılmasını istiyor.
WHO VE TOPLU AŞI
Toplu aşı düzeni Dünya Sağlık Örgütünün (WHO) 2009 Temmuz ayında hastalığın durdurulamaz olduğunu fark etmeleri üzerine uygulanmaya başlanmıştır. Ancak burada yanıltıcı taraf, bu aşıların domuz gribi aşısı olduğunda çok tehlikeli olmaları ve çoğu zaman işe yaramamalarıdır.
GRİP AŞILARI ETKİSİZ VE ASTIM HASTALIĞI RİSKİNİ ARTTIRIYOR
Grip aşılarının etkisiz olma sebebi grip virüsünün sürekli kendini yenilemesidir ve en önemlisi bu virüse karşı yapılan aşı asla sürekli bir bağışıklık kazandırmamakta ve bu yüzden aşı her yıl sürekli tekrarlanmak zorundadır. Aşı maddeleri ise hazırlanması çok güç olan maddelerdir ve laboratuar şartlarında bazıları hazırlanamayabilir bile.
Birçok araştırma grip aşılarının ya çok az koruma sağladığını ya da hiç sağlamadığını, bu yüzden domuz gribi aşısından da bir şey beklemenin mantıklı olmayacağını gösteriyor.
294.000 öğrenci üzerinde yapılan 51 farklı araştırma, iki yıldan yaş almış öğrencilerde, zayıflatılmış virüsten yapılan buruna sıkılan ilaçların ve öldürülmüş virüsten yapılan aşıların, hastalıkları yüzde 82 ile yüzde 59 arasında önlediği ortaya çıktı. Öte yandan 800 astım hastası çocuk üzerinde yapılan araştırmaya göre, bu çocuklarda astım hastalığı riski yükseldi. Bu da 2009 da yayınlanan bir rapor ile doğrulandı.
Yetişkinlerde ise bu ilaçlar ve aşıların hiçbir faydası olmadığı gözlemlendi.
GRİP AŞILARINDAKİ ZEHİRLİ MADDELER
Aşıların kendi yapıları bazen çok tehlikeli olabilir. Bu aşılar içerdiği nükleik asit ve virüs kombinasyonu ile bağışıklık hastalıklarına yol açabilirler.
Bu bağışıklık sistemini etkileyen zehirli toksitlerin aşıların katkı maddesi olduğunu biliyor muydunuz? Yüksek dozlarda alındığında bu aşılar uzun süreli bağışıklık hastalıkları, nörolojik hastalıklar, davranışsal bozukluklara yol açabilir. Medikal Kurumu çocukların ve hamile kadınların thimerosal den uzak durması gerektiğini söylerken, aşılar 25 mikrogram thimerosali zaten içeriyor.
DOMUZ GRİBİ SENDROMU ÇOĞU ZAMAN FARK EDİLMEZ
22 Temmuz 2009ʹdan veri, toplam 40.617 grip vakası ABD de görüldü ve bunların 319ʹu ölümle sonuçlandı. İngiltere ise Avrupa’da en çok etkilenen ülkeler arasında. Yaklaşık 100.000 grip vakası ve 30 ölümcül sonuç. İngiltere sağlık birimleri 65.000 ölüm beklerken bunun günde 350 tane olacağını tahmin ediyorlar. Toplu aşı içinse henüz plan yapılmış değil. Ancak İngiltere’de hükümet 195 milyon doz aşı sipariş etmiş durumda.
Grip mikrobunu kapmamanın veya bulaştırmamanın doğal yöntemleri ne de değinilmiş. Sürekli el yıkama. Bir kere kullanılmak üzere temiz kâğıt mendil kullanma, gereksiz davranışlarda bulunmama, okulların açılmasını erteleme, bol bol spor yapma ve bağışıklık sistemini güçlü tutmak için elinden geldiğince D vitaminli gıdalar alma.
Sağlık